20. Hukuk Dairesi 2015/3425 E. , 2015/2110 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Hazine 12.04.2005 tarihli dava dilekçesi ile, ..., ..... Köyü 890 parsel sayılı 2520 m2 yüzölçümündeki taşınmazın 1980 yılında yapılan arazi kadastrosu sırasında meyvelik niteliği ile Hazine adına tespit edildiğini, Orman Yönetiminin açtığı dava sonucu Kocaeli Tapulama Hâkimliğinin 1983/1536 - 1986/294 sayılı kararı ile, orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle Tapulama dışı bırakılmasına karar verildiği, daha sonra ise, 2/B uygulaması ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığını, dava konusu tapuya kayıtlı olmayan taşınmazın, davalı tarafından haksız işgal edilerek meyve ağaçları dikildiğini ileri sürerek, taşınmazın Hazine adına tapuya tescili ile davalının haksız elatmasının önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davanın kabulü ile dava konusu ..... Köyü 890 sayılı parsel olarak tespit edilen ve 04.06.2006 tarihli krokide 2700,18 m2 olarak gösterilen taşınmazın Hazine adına tapuya tesciline, dava konusu taşınmaza davalının elatmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen 2/B sınırları içinde kalan tapusuz taşınmazın tapuya tescili ve elatmanın önlenmesi istenmesine ilişkindir.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 26.07.1985 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması, 30.01.1980 - 28.02.1980 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen arazi kadastrosu bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamından çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 2011 yılında, 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek 4. maddesi gereğince kullanım kadastrosu yapıldığı ve dava konusu taşınmazın bulunduğu yere, 107 ada 1, 2, 3, 4, 5 ve 6 parsel numarası verilerek, kullanım kadastro tutanağı düzenlendiği anlaşılmaktadır.
3402 sayılı Kanunun 26/4. maddesi hükmüne göre “kadastro mahkemesinin yetkisi (görevi) her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağı düzenlendiği günde başlar.” Yine, aynı Kanunun 27/1. maddesine göre “Mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmazlara ilişkin davalar hakkında, o taşınmaz için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte, bu mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyalar kadastro mahkemesine re"sen devrolunur.” hükümleri getirilmiştir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, temyiz edenlerin sıfatına bakılmaksızın yargılamanın her aşamasında gözetilmelidir. Bu sebeple, mahkemece yapılacak iş: çekişmeli taşınmaza kadastro tutanağı düzenlendiğinden, kadastro tutanak asılları dosyaya getirtilerek, davaya bakma görevinin Kadastro Mahkemesine ait olduğu düşünülerek, görevsizlik kararı vermekten ibarettir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre, diğer konuların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 26/03/2015 günü oy birliği ile karar verildi.