Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2815
Karar No: 2020/1164
Karar Tarihi: 15.10.2020

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/2815 Esas 2020/1164 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2018/2815
KARAR NO: 2020/1164
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/04/2018
NUMARASI: 2016/561 E - 2018/438 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 15/10/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dilekçesinde; taraflar arasında imzalanan 25.07.2007 tarihli protokol ile; müvekkili tarafından keşide edilerek dava dışı ... Limited Şirketine verilen ve bu şirket tarafından davalı şirkete ciro edilen 30.09.2007 vadeli ve 5.000 TL, 30.11.2007 vadeli ve 5.000 TL, 30.12.2007 vadeli ve 5.000 TL, 30.01.2008 vadeli ve 25.000 TL, 28.02.2008 vadeli ve 25.000 TL bedelli bonoların, müvekkili tarafından ödenmesi halinde davalı ... adına kayıtlı olan kooperatif üyeliğinin devredileceğinin kararlaştırıldığını,müvekkilinin bahse konu 5 adet senedi ödeyerek teslim aldığını, ancak davalıların daireyi teslim etmediklerini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak üzere, şimdilik 10.000,00 TL alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesi talep etmiş, bilahare 14.12.20017 tarihli dilekçesi ile dava değerini ıslah ile 65.000,00 TL'ye yükseltmiştir. Davalılara usulüne uygun davetiye tebliğ edilmiş olmasına rağmen davaya herhangi bir cevap verilmemiştir. Bilahare davalılar vekili bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde; İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2011/589 Esas sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporuyla dava konusu senetlerin Senet Çıkış Bordrosu ile imza karşılığında dava dışı ... A.Ş.'ye iade edildiği 30.01.2008 vade tarihli 25.00,-YTL bedelli senedin, 15.02.2008 tarihli 6469 no'lu toplam 25.350,-YTLtutarlı senet çıkış bordrosu ile dava dışı şirkete iade edildiği, çıkış bordrosunun altında el yazısı ile " ... adına ..." ibaresi ile bir imzanın yer aldığını belirtildiğini, bu dosyada yapılan imza incelemesinde de 25.000,-YTL bedelli senedin iade edilmesine ilişkin 15.02.2008 tarihli 6469 no'lu protestolu portföyden iade çıkış bordrosundaki imzanın ... el ürünü olduğu tespit edildiğini, İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'ni 2011/589 Esas sayılı dosyasında yer alan tüm içeriğin göz önüne alınarak ve ... İnşaat davaya dahil edilip bu şirket nezdinde de inceleme yapılarak yeniden rapor alınması istemiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "Davacı ... A.Ş. senetlerin protesto edilerek ödenmediğini, senetlerin ödenmemesi üzerine ... Ltd. Şirketine iade edildiğini iddia etmiştir. Davacı tarafından protokole ve protestolara konu 5 adet bono aslı mahkememize sunulmakla kasada muhafaza altına alınmıştır. Davacı tarafından sunulan senetlerden 30/01/2008 vade tarihli 25.000,00 TL bedelli senedin 15/02/2008 tarihli ... nolu protestolu portföyden iade çıkış bordrosundaki imzanın davacıya ait olması karşısında anılan senedin bedelinin ödenmeden davacıya iade edildiğinin kabulü gerekmektedir. Bunun yanı sıra davacı tarafından tanzim edilen ve davacıya iade edilen 4 adet 40.000,00 TL tutarlı senetler yönünden davacının ödeme yaparak senetleri geri aldığının kabulü gerektiği, aksinin davalılar tarafından ispat edilemediği" gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 10.000,00 TL'nin dava tarihinden, 30.000,00 TL'nin ıslah tarihi olan 22/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, fazla talebin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı ve davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf başvurusunda özet olarak; Firmaların iade çıkış bordrosu düzenlemesinin tek başına kambiyo evrakının ödenmeden iade edildiği anlamı taşımadığını, muhasebe uygulamasında kambiyo evrakının bankaya tahsil için gönderilmesi veya firma tarafından cirolanması halinde de iade çıkış bordrosu düzenlenebildiğini, asıl karinenin Borçlar Kanunu 103. ve 104.maddelerde belirtilen kriterler ışığında teslim alınan kambiyo evrakının ödenmiş sayılacağı olduğunu, ayrıca davalı ...`nın dava konusu senetleri imzalı iade bordrosu olmadan müvekkili ...`ya teslim etmiş olduğu gerçekliği karşısında müvekkilinin dava konusu senetlerin bedellerini davalı ...ya ödeyerek senetleri teslim almış olduğunun kabulü gerekeceğini, Borçlar Kanunu 103. ve 104.maddeleri çerçevesinde değerlendirme yapıldığında bu senet içinde davanın kabulü kararı verilmesi gerektiğini, mahkemece bu senet ile ilgili olarak senet çıkış bordrosu üzerinde bulunan imzanın müvekkil ...`ya ait olmasını gerekçe gösterdiğini, ... firması yetkililerine ödeme yaptıktan sonra senet teslimi için muhasebe birimine yönlendirilen müvekkiline o birimdeki çalışanlar tarafından hatalı yada kötü niyetli şekilde çıkış bordrosu imzalatıldığını,müvekkilinin bunun ne anlama geldiğini bilmeden imzaladığını, senet bedelini ödeyen müvekkilinin seneti teslim almak için davalı ... firmasına gittiğini ve seneti teslim aldığını, bu nedenle 25.000,00 TL bedelli senet alacakalrı ile ilgili kısmın istinaf incelemesinin yapılarak bu kısım ile alacak talebinin reddine yönelik kararının kaldırılmasını istemiştir. Davalı vekili istinaf başvurusunda özet olarak; müvekkillerinin adres değişiklikleri nedeniyle davadan zamanında haberdar olamadıklarını, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde taraflar arasında görülen dosyada yapılan bilirkişi incelemesini belirttiklerini, mahkeme ve bilirkişi tarafından bu raporun değerlendirilmediğini, davacı ile diğer davalı arasında organik bağ olduğunu, ilk dosyadaki bilirkişi tarafından ticari kayıtların incelenerek senetlerin dava dışı şirkete senet çıkış bordroları ile iade edildiğini belirlediklerini, bahse konu senetlerin müvekkili şirkete ... Ltd. Şti. tarafından ciro edilerek verildiğini, müvekkili şirketin eski bayisi olan ... Ltd. Şti. için tutulan cari hesaba işlendiğini, senetlerin protesto olduğunu, ve ödenmediğini, bu nedenle protestolu senet iade çıkış bordrosu olarak kayıtlara işlenerek protestolu olarak ... Ltd. Şti'ye, hatta bir tanesi de ... adına ... imzasına iade edildiğini,bilirkişi raporunun 2. Sayfasında celp edilen İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 'nin 2011/589 Esas sayılı dosyası içeriğindeki delillere dayanıldığı belirtilmesine rağmen bilirkişi raporunun değerlendirilmediğini ileri sürerek ispatlanamayan ndavanın reddine karar verilmesini istemiştir. Dava, davacı tarafından davalı ...'nın kooperatif hissesini satın alma amacıyla düzenleln protokol gereği verdiği senet bedellerini ödediği halde hissenin devredilmemesi nedeniyle ödenen senet bedellerinin istirdatı talebine ilişkindir. Dosya kapsamında, davacının daha önce İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 'nin 2011/589 E-2013/348 K sayılı dosyasında aynı taleple dava açtıkları, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, kararın Y 3. HD'nin 2014/12949 E-2015/6039 K sayılı karar ile alacağın tamamı belli olmasına rağmen, kısmi dava şeklinde açılmış olan davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile kısmi davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği, bu dosyanın delil olarak dosya içine alınmış olduğu, bilirkişi incelemesi yaptırılmış olduğu görülmüştür. İncelenen bilirkişi raporunda davalı şirketin ticari kayıtlarının usule uygun tutulduğu saptanarak davaya konu senetlerin çıkış bordroları ile dava dışı şirkete iade edildiğinin belirlendiği görülmektedir. Buna göre yapılan değerlendirmede, her ne kadar davalı tarafça davaya cevap verilmemiş ve delil bildirilmemiş ise de husumet hususunun dava şartı olması ve resen incelenmesi gerektiği halde bu hususun değerlendirilmeden karar verilmesi doğru değildir. Ayrıca davacı tarafça bildirilen İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 'nin 2011/589 E-2013/348 K sayılı dosyasının dosya içine alınmasına rağmen bu dosya içinde bulunan bilirkişi raporundaki tespitlerin değerlendirilmemesi de hatalıdır. Açıklanan nedenlerle; davalıların istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasına, bilirkişiden ek rapor alınarak İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2011/589 E-2013/348 K sayılı dosyası içinde bulunan bilirkişi raporu ve bu rapordaki tespitler değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalıların istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.15/10/2020

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi