11. Hukuk Dairesi 2012/11222 E. , 2014/968 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 50. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17.05.2012 tarih ve 2011/328-2012/134 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi borcu üstlenen sıfatıyla ... vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 17.01.2014 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı ... vekili Av. .. ... ve davacı vekili Av.... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 09.12.1999 tarihinde ... A.Ş"nin ... Şubesi"nde açtığı hesaba 16.281 TL"yi vadeli olarak yatırdığını, 21.12.1999 tarihinde ise söz konusu bankanın yönetimine ... tarafından el konulduğunu, yapılan araştırmada müvekkilinin bankaya yatırdığı mevduatın, banka yönetimi tarafından..."de kurulan... Bank Ltd. adlı bankaya aktarıldığının, müvekkilinin bankaya olan güveninin kötüye kullanılarak ve iradesi sakatlanarak havale talimatı imzalatıldığının, bu şekilde toplanan paranın ... A.Ş. yönetimi tarafından Balkaner grubu şirketlere ve hayali şirketlere kredi verilmek suretiyle tüketildiğinin tespit edildiğini, banka yönetimine el konulmasından sonra müvekkilinin hesabındaki paranın kendisine ödenmediğini, davalının müvekkilinin zararından sorumlu bulunduğunu ileri sürerek, 16.281 TL"nin, bankaya yatırıldığı tarihten vade sonuna kadar akdi faizi, vade sonundan fiili ödeme tarihine kadar ise 3095 sayılı Kanun"un 2. maddesi gereğince akdi faizden az olmamak üzere temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı banka vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin off shore bankasından ayrı bir tüzel kişiliği olduğundan müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkili banka tarafından yalnızca havale işleminin yapıldığını, davacının daha fazla faiz elde etmek için kendi iradesiyle off shore bankasında hesap açtığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının ... ... Şubesi"ndeki mevduatını... Bank Ltd. hesabına aktardığı, daha sonra ... A.Ş"nin ...’ye devredildiği, ... ile ... A.Ş. arasında imzalanan 09.08.2001 tarihli hisse devir sözleşmesi ile davalı bankanın ... A.Ş’nin külli halefi
olduğu, davanın açılmasından sonra ..."nin borcu üstlendiği, ... 8. Ağır Ceza Mahkemesi"nde yapılan yargılama sonucunda, ... A.Ş"nin kaynakları kullanılarak...’de... Bank Ltd’nin kurulduğunun, teknik ve personel alt yapısının ..."tan karşılandığının, ... A.Ş. Şubeleri aracılığıyla vatandaşlardan hile ve desise yoluyla para toplandığının, toplanan paraların Balkaner grubuna ait firmalara geri dönmeyecek şekilde aktarıldığının,.... Bank Ltd’nin başka bir faaliyetinin olmadığının tespit edildiği, davacıya ait paranın da... bankasına havale edilmiş gibi gösterildiği, ancak bu havalenin gerçek anlamda yurtdışına yapılmadığı ve ... A.Ş. bünyesinde kaldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 16.281 TL"nin 09.12.1999 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı banka ve borcu üstlenen ..."den müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, borcu üstlenen sıfatıyla ... vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, borcu üstlenen sıfatıyla ... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, borcu üstlenen sıfatıyla ... vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin ..."den alınarak davacıya verilmesine, 17.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.