Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2018/20 Esas 2020/2907 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/20
Karar No: 2020/2907
Karar Tarihi: 12.10.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2018/20 Esas 2020/2907 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2018/20 E.  ,  2020/2907 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında güvenlik hizmeti alım sözleşmesi bulunduğunu, bu sözleşme kapsamında davalıya teminat mektubu verildiğini, işin eksiksiz yapılmasına rağmen sözleşme bitiminde işçilerin ihbar ve kıdem tazminatları bahane edilerek kesin kabul yapılmadığı gibi, teminat mektubunun da iade edilmediğini ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borcunun olmadığının tespiti ile 24.197,00 TL"lik teminat mektubunun iadesini istemiş, teminat mektubunun paraya çevrilmesiyle anılan meblağın istirdadını talep etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin personel çalıştırılmasına dayalı tüm işlerde her ihale dönemi sonunda tüm işçilik alacaklarının ödendiğine dair dekontları, ibranameleri ve diğer tüm belgeleri talep etmekte haklı olduğunu, davacının bir kısım işçilik alacaklarını ödemediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece davacıdan sonra ihale alan alt işveren bünyesinde işçilerin iş sözleşmelerinin devam ettiği, sözleşmeleri devam eden işçilere kıdem ve ihbar tazminatı ödemesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 15.03.2016 tarihli 2015/3336 Esas 2016/1610 Karar sayılı ilamı ile işçilerin yeni alt işveren bünyesinde ve yeni iş akti ile çalışmalarının İş Kanunu"nun 6. maddesi anlamında iş yeri devri mahiyetinde olamayacağı, işçilerin açtığı kıdem tazminatı istemli davalardan davacının sorumlu olacağının kabulü ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken, aksi kanaatle davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle bozulmuştur. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 12.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.