Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2018/2520 Esas 2018/4014 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2520
Karar No: 2018/4014

Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2018/2520 Esas 2018/4014 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2018/2520 E.  ,  2018/4014 K.

    "İçtihat Metni"

    Borçlunun ödeme şartını ihlâli suçundan sanık ..."nin, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair Alanya 1. İcra Ceza Mahkemesinin 16/06/2016 tarihli ve 2016/645 esas, 2016/1292 sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 28/02/2018 gün ve 94660652-105-07-1051-2018-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12/03/2018 gün ve KYB.2018/19882 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
    Anılan ihbarnamede;
    2004 sayılı Kanun"un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlal suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiğinden, 02/05/2016 tarihli taahhütnamede takip öncesi ve sonrası faizin gösterildiği, ancak ödeme taahhüdünden son taksit tarihine kadar işleyecek faizin gösterilmediği, işlemiş ve işleyecek faiz miktarlarının ayrı ayrı hesaplanarak gösterilmediği bu konusunda herhangi bir açıklık olmadığı gibi alacaklının son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanının da yer almadığı ve bu nedenlerle işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında ayrı ayrı gösterilmemesi nedeniyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle, itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesinde, isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
    Borçlu ...’nin 02.05.2016 tarihli ödeme taahhüdü ile borcun tamamını aynı gün içerisinde ödemek için taahhütte bulunduğu, taahhüt tarihi ile ödeme tarihinin aynı gün olması, takip öncesi faiz ile takip sonrası faizin ayrı ayrı gösterilmesi nedeniyle işleyecek faiz konusunda bir belirsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteğinin REDDİNE, 04/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.