
Esas No: 2016/5084
Karar No: 2016/9242
Karar Tarihi: 17.05.2016
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/5084 Esas 2016/9242 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
A-Sanıklar ... ve ... hakkında, Kırıkhan Asliye Ceza Mahkemesinin 16.04.2009 tarih ve 2008/502-2009/277 sayılı kararı ile kurulan hükümlerin Dairemizin 27.05.2013 gün ve 2012/3247-2013/15764 sayılı ilamı ile onanması kararının kaldırılmasına yönelik itiraz isteminin incelemesinde;
Hırsızlık suçundan sanıklar ... ve ... hakkında yapılan duruşma sonunda; sanıkların 5237 sayılı TCK"nın 141/1, 143/1 ve 62. maddeleri gereğince mahkumiyetine ilişkin Kırıkhan Asliye Ceza Mahkemesince verilen 16.04.2009 tarih ve 2008/502-2009/277 sayılı hükmün sanıkların temyizi üzerine, Dairemizin 18.02.2013 gün ve 2012/15872 esas, 2013/3400 karar sayılı kararı ile diğer sanık ...’ın temyiz istemi ile birlikte temyiz incelemesine konu yapılıp bozulmasına karar verildiği, sanıklar ... ve ...’nin temyiz istemeleri hakkında oluşturulan diğer dosyada ise 18.02.2013 günlü bozma ilamına rağmen Dairemizin 27.05.2013 gün ve 2012/3247-2013/15764 sayılı ilamı ile kararın onanması suretiyle neticeye bağlanmasının yasaya aykırı olduğundan, Dairemizin 27.05.2013 gün ve 2012/3247-2013/15764 sayılı onama kararının kaldırılmasına, Kırıkhan 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.05.2015 tarih ve 2013/272-2015/304 sayılı kararının 08.10.2015 tarih ve 2015/321180 sayılı tebliğname doğrultusunda bozma ve düzelterek onama kararı verilmesi yönünde itiraz edilmesi üzerine dosya okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 04.04.2016 tarih ve 2015/321180 sayılı itiraz istemi yerinde görülmüş olduğundan Dairemizin 27.05.2013 gün ve 2012/3247-2013/15764 sayılı hırsızlık suçundan sanıklar ... ve ... yönünden verilen onama kararı kaldırılarak yeniden yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra (b) bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ...’nin temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B-Sanık ... hakkında, Kırıkhan 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.05.2015 tarih ve 2013/272-2015/304 sayılı kararı ile kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelemesinde;
Yokluğunda verilen gerekçeli kararın, sanığın adresten ayrıldığı ve yeni adresinin tespit edilememesi nedeniyle tebliğ edilemeden iadesi üzerine 7201 sayılı Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebliğ tarihinde başka suçtan hükümlü sanığın Hatay E Tipi Ceza İnfaz Kurumunda bulunduğundan tebliğ işleminin geçersiz olduğu, temyiz süresine ilişkin eski hale getirme talebi ile birlikte hükmün temyizi niteliğindeki taleplere yönelik inceleme görevi 5271 sayılı CMK"nın 42/1 ve 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 311. maddesi hükmüne göre Dairemize ait bulunduğundan temyiz ve eski hale getirme isteminin reddine dair Kırıkhan 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.10.2009 gün ve 2008/502-2009/277 ve eski hale getirme talebinin kabulü ile sınırlı olmak üzere 23.11.2009 gün ve 2008/502-2009/277 sayılı ek kararların yok hükmünde bulunduğundan, sanığın eski hale getirme talebinin kabulü ile temyiz isteğinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra (b) bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı
tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.