Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/18662
Karar No: 2022/4374
Karar Tarihi: 06.04.2022

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/18662 Esas 2022/4374 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2021/18662 E.  ,  2022/4374 K.

    "İçtihat Metni"

    Adalet Bakanlığı'nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/09/2020 tarihli ve 2020/280 esas, 2020/353 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 30/09/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
    1- Şüpheli ... hakkında, 23/01/2018 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından yapılan soruşturma sonucunda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 22/03/2018 tarihli ve 2018/51553 soruşturma, 2018/12799 esas, 2018/9093 sayılı iddianamesi ile, sanığın 5237 sayılı TCK’nın 191/1 ve 53.maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle İstanbul 15.Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı, iddianamede; şüpheli hakkında daha önce 04/01/2017 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma eylemi nedeniyle Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının 02/10/2017 tarihli ve 2017/31510 soruşturma, 2017/7190 sayılı iddianamesi ile kamu davası açıldığı, dava açıldıktan sonra 23/01/2018 tarihinde uyuşturucu madde ile yakalandığı hususunun belirtildiği,
    2- Şüpheli hakkında, 29/08/2017 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından yapılan soruşturma sonucunda, Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının 27/11/2018 tarihli ve 2018/29574 soruşturma, 2018/10905 esas, 2018/10190 sayılı iddianamesi ile, sanığın 5237 sayılı TCK’nın 191/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Gaziosmanpaşa 7.Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı, iddianamede; şüpheli hakkında 23/08/2016 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu nedeniyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/10253 sayılı soruşturmasında İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesine 2017/143 esas sayılı kamu davasının açıldığı, dava açıldıktan sonra 29/08/2017 tarihinde uyuşturucu madde ile yakalandığı hususunun belirtildiği, Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/12/2018 tarihli ve 2018/644 esas, 2018/857 sayılı kararı ile, davanın İstanbul 15. Asliye Ceza mahkemesinin 2018/276 esas sayılı davası ile birleştirilmesine karar verildiği,
    3- İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/03/2019 tarihli ve 2018/276 esas,2019/127 sayılı kararı ile, İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/243 esas,İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/221 esas, İstanbul 36. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/221 esas sayılı dosyaları nazara alınarak sanığa bu dosyadan ayrıca ceza verilmesine yer olmadığına, birleşen Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/644 sayılı dosyasındaki eylemi nedeniyle sanığın 5237 sayılı TCK’nın 191/1 ve 62.maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanığın kararı istinaf ettiği,
    4- İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 09/07/2020 tarihli ve 2019/3641 esas, 2020/1943 sayılı kararı ile, Gaziosmanpaşa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/443 esas, 2018/737 sayılı kararına konu eylem ile zincirleme suç oluşturup oluşturmadığının belirlenmesi, saptanması halinde TCK’nın 43. maddesi uygulanarak ek cezaya hükmolunması gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verildiği,
    5- Bozmadan sonra, İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 29/09/2020 tarihli ve 2020/280 esas, 2020/353 sayılı kararı ile; kısa kararda Gaziosmanpaşa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/443 sayılı,İstanbul 29.Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/143 esas sayılı dosyalarındaki 24/04/2016 ve 04/01/2017 tarihli eylemlerin her ikisinin 13/03/2017 tarihli iddianame kapsamında kalan zincirleme suçu oluşturduğu, diğer tüm eylemlerin de kendi aralarında 06/03/2018 tarihli iddianame kapsamında kalan zincirleme suçu oluşturduğu ve sanığa İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/221 esas sayılı dosyasında TCK’nın 191/1, 43. maddeleri uyarınca ceza verildiği gerekçesiyle sanığa ayrıca “ceza verilmesine yer olmadığına” karar verildiği halde gerekçeli kararda ise;
    “İstanbul 9. Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/1432 esas, 2013/56 sayılı ilamına konu hükmün açıklanmasına”, sanığın TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği,
    6- Dosya arasında bulunan iddianame ve gerekçeli kararların incelenmesinde;
    a-) Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının 02/10/2017 tarihli ve 2017/31510 soruşturma,2017/7857 esas, 2017/7190 sayılı iddianamesi ile, 04/01/2017 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan kamu davası açıldığı, Gaziosmanpaşa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/11/2018 tarihli ve 2017/443 esas, 2018/737 sayılı kararı ile, TCK’nın 191/1, 43 ve 62. maddeleri gereğince belirlenen 2 yıl 1 ay hapis cezasından İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/01/2018 tarihli ve 2017/143 esas sayılı dosyasında verilen 1 yıl 8 ay hapis cezasının mahsubu ile sonuç olarak 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği,kararın 22/04/2019 tarihinde istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği,
    b-) İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 13/03/2017 tarihli ve 2017/10253 soruşturma sayılı iddianamesi ile, şüphelinin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 08/06/2016 tarihli 2016/66376 soruşturma, 2016/1686 sayılı kararı ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmesinden sonra erteleme süresi içerisinde 23/08/2016 tarihinde yeniden uyuşturucu madde ile yakalandığı belirtilerek kamu davası açıldığı, İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/01/2018 tarihli ve 2017/143 esas, 2018/24 sayılı kararı ile, sanığın TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 20/02/2018 tarihinde istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği,
    c-) İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 21/03/2018 tarihli ve 2018/50800 soruşturma, 2018/12514 esas, 2018/8890 sayılı iddianamesi ile,şüphelinin 11/01/2018 tarihli eylemi nedeniyle kamu davası açıldığı, İstanbul 36. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/12/2018 tarihli ve 2018/221 esas, 2018/864 sayılı kararı ile, suç tarihinin 11/01/2018,iddianame tarihinin 21/03/2018 olduğu, İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/243 esas, 2018/716 sayılı kararında suç tarihinin 18/01/2018, iddianame tarihinin 22/03/2018 olduğu, sanığın 2 yıl hapis cezası ile cezalandırıldığı, İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/221 esas, 2018/657 sayılı kararında suç tarihinin 07/02/2018,iddianame tarihinin 06/03/2018 olduğu, İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinin kararı dikkate alınarak zincirleme suç hükümleri uygulanmak suretiyle 6 ay hapis cezası ile cezalandırıldığı,her iki dosyadaki suç tarihleri ile mahkeme dosyasındaki suç tarihlerinin zincirleme suç kapsamında
    kaldığı, sanığın İstanbul 33. ve 24. Asliye Ceza Mahkemelerince zincirleme suç hükümleri göz önüne alınarak cezalandırıldığı, gerekçesiyle sanığa ceza verilmesine yer olmadığına karar verildiği,
    d-) İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 22/03/2018 tarihli ve 2018/52043 soruşturma, 2018/12803 esas, 2018/9098 sayılı iddianamesi ile, şüphelinin 18/01/2018 tarihli eylemi nedeniyle kamu davası açıldığı, İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/07/2018 tarihli ve 2018/243 esas, 2018/716 sayılı kararı ile; sanığın TCK’nın 191/1. maddesi gereğince 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği
    e-) İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 06/03/2018 tarihli ve 2018/39997 soruşturma,2018/10221 esas, 2018/7238 sayılı iddianamesi ile, şüphelinin 07/02/2018 tarihli eylemi nedeniyle kamu davası açıldığı, İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/07/2018 tarihli ve 2018/221 esas,2018/657 sayılı kararı ile, sanığın TCK’nın 191/1, 43. maddeleri gereğince belirlenen 2 yıl 6 ay hapis cezasından İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 2 yıl hapis cezasının mahsubu ile sonuç olarak 6 ay ek hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği,
    Anlaşılmıştır.
    B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
    Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
    “Kullanmak için uyuşturucu made bulundurmak suçundan sanık ... hakkında İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/276 esas sayılı dosyasındaki iddianameyle açılan kamu davasından dolayı İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/243 esas sayılı, İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/221 esas sayılı, İstanbul 36. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/221 esas sayılı dosyaları nazara alınarak, sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına, birleşen dosya Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/644 esas sayılı dosyasındaki iddianameyle açılan kamu davasından dolayı ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/03/2019 tarihli ve 2018/276 esas, 2019/127 sayılı kararının istinaf edilmesi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 09/07/2020 tarihli ve 2019/3641 esas, 2020/1943 sayılı ilamı ile anılan kararın bozulmasını müteakip, yeniden yapılan yargılama sonucunda, (dosya ile ilgisi bulunmayan) İstanbul 9. Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/1432 esas, 2013/56 sayılı ilamına konu hükmün açıklanması ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/09/2020 tarihli ve 2020/280 esas, 2020/353 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Dosya kapsamına göre, sanığın 23/01/2018 tarihli uyuşturucu kullanmak suçundan yapılan yargılama sonucunda, İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/03/2019 tarihli ve 2018/276 esas, 2019/127 sayılı kararı ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 22/03/2018 tarihli ve 2018/12799 esas sayılı iddianamesiyle açılan kamu davası bakımından; İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/243 esas sayılı, İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/221 esas sayılı, İstanbul 36. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/221 esas sayılı dosyaları nazara alınarak, hakkında ceza verilmesine yer olmadığına, birleşen dosya Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/644 esas sayılı dosyasındaki Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının 27/11/2018 tarihli ve 2018/10905 esas sayılı iddianameyle açılan kamu davasından dolayı ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği,
    İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/03/2019 tarihli ve 2018/276 esas, 2019/127 sayılı kararının istinaf edilmesi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza
    Dairesinin 09/07/2020 tarihli ve 2019/3641 esas, 2020/1943 sayılı ilamıyla, Gaziosmanpaşa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/443 Esas 2018/737 Karar sayılı dosyası getirtilerek, her iki davaya konu suçların bir suç işleme kararının icrası kapsamında işlenip işlenmediğinin ve buna bağlı olarak suçların zincirleme suç oluşturup oluşturmadığının belirlenmesi, bunun saptanması halinde Gaziosmanpaşa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/443 esas 2018/737 karar sayılı dosyasının kesinleşmiş olduğu nazara alınarak, suçlardan en ağır sonuç doğuran suç esas alınarak tayin edilecek cezanın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43. maddesi gereğince arttırılması ve böylece bulunacak sonuç cezanın kesinleşen hükümdeki sonuç cezadan fazla olması halinde, aradaki fark kadar ek cezaya hükmolunması, arada fark yok ise ek ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle anılan kararın bozulmasına karar verildiği,
    Bozma sonrası yeniden yapılan yargılama sonucunda, İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/280 esas, 2020/353 sayılı kararının kısa kararında, Mahkememizin 2018/276 esas sayılı dosyasında suç tarihinin 23/01/2018 iddianame tarihinin 22/03/2018 olduğu, sanığın evvelce uyuşturucu kullanmak eylemine ilişkin Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/644 esas sayılı dosyasında suç tarihinin 29/08/2017, iddianame tarihinin 27/11/2018 olduğu, Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 27/12/2018 tarihli kararı ile zincirleme suç hükümleri yönünden değerlendirme yapılması ihtimali bulunduğundan bahisle İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/276 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği,
    Sanığın daha önce işlemiş olduğu uyuşturucu kullanmak eylemine konu İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/243 esas sayılı dosyasında suç tarihinin 18/01/2018, iddianame tarihinin 22/03/2018 tarihi olduğu ve bu dosyada sanığın 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği,
    Sanığın daha sonra işlemiş olduğu uyuşturucu kullanmak eylemine konu İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/221 esas sayılı dosyasında suç tarihinin 07/02/2018, iddianame tarihinin 06/03/2018 olduğu, bu dosyada İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/243 esas sayılı dosyası ile bu eylemin zincirleme suç teşkil ettiği bildirilerek ek olarak sanığın 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği;
    Yine, sanık hakkında işlediği iddia olunan uyuşturucu kullanmak suçuna ilişkin İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/143 esas sayılı dosyasında suç tarihinin 24/04/2016, iddianame tarihinin 13/03/2017 olduğu, bu dosyada sanığın 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği,
    Öte yandan sanık hakkında daha önce işlediği iddia olunan uyuşturucu kullanmak suçuna ilişkin Gaziosmanpaşa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/443 esas sayılı dosyasında suç tarihinin 04/01/2017, iddianame tarihinin 02/10/2017 olduğu, bu dosyada sanığın 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, bu eylemin İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi dosyası ile zincirleme suç teşkil ettiği kabul edilerek ek olarak sanığın 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği,
    Dosyanın incelenmesinden Gaziosmanpaşa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/443 esas sayılı ve İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/143 esas sayılı dosyalarındaki 24/04/2016 ve 04/01/2017 tarihli eylemlerin her ikisinin 13/03/2017 tarihli iddianame kapsamında kalan zincirleme suçu oluşturduğu, diğer tüm eylemlerin de kendi aralarında 06/03/2018 tarihli iddianame kapsamında kalan zincirleme suçu oluşturduğu ve sanığa İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/221 esas sayılı dosyasında anılan Kanunu'nun 191/1 ve 43. maddeleri uyarınca ceza verildiği anlaşılmakla, sanığa ayrıca bir ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği, ancak gerekçeli kararın hüküm kısmında sehven dosya ile ilgisi bulunmayan bir dosyanın hüküm kısmı alınarak İstanbul 9. Sulh Ceza
    Mahkemesinin 2012/1432 esas, 2013/56 sayılı ilamına konu hükmün açıklanması ile, sanığın yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmek suretiyle, gerekçeli karar ile kısa karar arasında çelişki oluşturulmasında isabet görülmemiştir.” denilerek İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/09/2020 tarihli ve 2020/280 esas, 2020/353 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
    C-) Konunun Değerlendirilmesi:
    Sanık ... hakkında, 23/01/2018 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan yargılama sonucunda, İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/03/2019 tarihli ve 2018/276 esas, 2019/127 sayılı kararı ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 22/03/2018 tarihli ve 2018/12799 esas sayılı iddianamesiyle açılan kamu davası bakımından; İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/243 esas sayılı, İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/221 esas sayılı, İstanbul 36. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/221 esas sayılı dosyaları nazara alınarak, hakkında ceza verilmesine yer olmadığına, birleşen dosya Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/644 esas sayılı dosyasındaki Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının 27/11/2018 tarihli ve 2018/10905 esas sayılı iddianameyle açılan kamu davasından dolayı ise 29/08/2017 tarihli eylemi nedeniyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
    İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/03/2019 tarihli ve 2018/276 esas, 2019/127 sayılı kararının istinaf edilmesi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 09/07/2020 tarihli ve 2019/3641 esas, 2020/1943 sayılı ilamıyla, Gaziosmanpaşa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/443 esas, 2018/737 karar sayılı dosyası getirtilerek, her iki davaya konu suçların bir suç işleme kararının icrası kapsamında işlenip işlenmediğinin ve buna bağlı olarak suçların zincirleme suç oluşturup oluşturmadığının belirlenmesi, bunun saptanması halinde Gaziosmanpaşa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/443 esas 2018/737 karar sayılı dosyasının kesinleşmiş olduğu nazara alınarak, suçlardan en ağır sonuç doğuran suç esas alınarak tayin edilecek cezanın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43. maddesi gereğince artırılması ve böylece bulunacak sonuç cezanın kesinleşen hükümdeki sonuç cezadan fazla olması halinde, aradaki fark kadar ek cezaya hükmolunması, arada fark yok ise ek ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verildiği,
    Bozma sonrası yeniden yapılan yargılama sonucunda, İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/280 esas, 2020/353 sayılı kararının kısa kararında, “Gaziosmanpaşa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/443 sayılı, İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/143 esas sayılı dosyalarındaki 24/04/2016 ve 04/01/2017 tarihli eylemlerin her ikisinin 13/03/2017 tarihli iddianame kapsamında kalan zincirleme suçu oluşturduğu, diğer tüm eylemlerin de kendi aralarında 06/03/2018 tarihli iddianame kapsamında kalan zincirleme suçu oluşturduğu ve sanığa İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/221 esas sayılı dosyasında TCK’nın 191/1, 43. maddeleri uyarınca ceza verildiği” gerekçesiyle sanığa ayrıca “ceza verilmesine yer olmadığına” karar verildiği halde gerekçeli kararın hüküm kısmında sehven dosya ile ilgisi bulunmayan bir dosyanın hüküm kısmı alınarak İstanbul 9. Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/1432 esas, 2013/56 sayılı ilamına konu hükmün açıklanması ile sanığın mahkûmiyetine karar verilmek suretiyle, gerekçeli karar ile kısa karar arasında çelişki oluşturulması kanuna aykırı ise de,
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309/1. maddesi gereğince yalnız kesinleşmiş kararlara karşı kanun yararına bozma yoluna gidilebileceği, 29/09/2020 tarihli duruşmada sanığın hazır bulunmadığı, kısa kararın sanığın yokluğunda verildiği, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında ise hükmün sanığın yüzüne karşı verildiği hususunun yazıldığı,
    dolayısıyla kanun yararına bozma istemine konu kararın usulüne uygun şekilde kesinleşip kesinleşmediğinin anlaşılamadığı, kararın tebliği ile usulüne uygun şekilde kesinleştirilmesinden sonra gönderilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş, bu nedenle kanun yararına bozma isteminin bu aşamada reddine karar verilmiştir.
    D-) Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenle, İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/09/2020 tarihli ve 2020/280 esas, 2020/353 sayılı kararının, sanığa usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek kesinleştirilmesinden sonra kanun yararına bozma incelemesi yapılabileceğinden, İstanbul 15.Asliye Ceza Mahkemesinin 29/09/2020 tarihli ve 2020/280 esas, 2020/353 sayılı kararına ilişkin kanun yararına bozma isteminin bu aşamada REDDİNE, dosyanın adı geçen Mahkemeye iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine,06/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi