Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/11358
Karar No: 2014/14564
Karar Tarihi: 02.10.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/11358 Esas 2014/14564 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2014/11358 E.  ,  2014/14564 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul 44. Asliye Ticaret Mahkemesi
    TARİHİ : 20/02/2014
    NUMARASI : 2013/75-2014/45

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkilinin temsil ettiği şirket adına diğer şirket temsilcisi ile birlikte keşide ederek dava dışı lehdar T. Yem ve Yağ San. Ltd. Şti."ne verdiği çeklerin davalı şirkete ciro edildiğini ancak daha sonra çeklerde tahrifat yapılarak müvekkilinin çeki imzaladığı yerin üstüne müvekkilinin isminin ve “avalimdir” yazılarak müvekkilinin şahsi olarak çeklerden sorumlu tutulmaya çalışıldığını, müvekkilinin çeklerden dolayı şahsi olarak borçlu olmayıp, şirket adına imza koyduğunu, kaldı ki çeklerdeki imzalarının aval amacıyla atılmış olsa dahi, 6098 sayılı Borçlar Kanunu"nun 584. maddesi uyarınca kefaletin geçerliliği için eşinin rızasının gerektiği ve müvekkilinin yazılı rızasının bulunmadığını iddia ederek davaya konu çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevabında, müvekkili şirket ile dava dışı T. Yem ve Yağ San. Ltd. Şti. arasında 03.07.2012 tarihinde imzalanan faktoring sözleşmesine istinaden adı geçen şirketin faturadan doğan alacağını müvekkili şirkete temlik ederek karşılığında faktoring kredisi kullandığını ve davaya konu çekleri ciro yoluyla devir ve teslim ettiğini, davacının dava konusu çekler üzerindeki imzası ve aval beyanının 6102 sayılı Ticaret Kanunu kapsamında geçerli bir aval niteliğinde olduğunu, savunarak davanın reddi ile davacının tazminata mahkum edilmesini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve Adli Tıp Kurumu raporuna göre, avalimdir İ.. B.. yazılarının davacı eli ürünü olmadığı gibi sözkonusu yazıların çek keşide edilirken yazılan yazılardan ve keşideci imzalarından mürekkep renk tonu, kalem ucu kalibresi, ebat, konum, satır hizası ve baskı derecesi bakımından farklılık gösterdiği ve sözkonusu yazıların diğer yazılarla birlikte ve sırası dahilinde yazılmamış olduğu, dolayısıyla avalimdir İ.. B.. yazılarının çek keşide edildikten sonra eklendiği, davalı iddiasının aksine sözkonusu yazıların davacı eli ürünü olmadığı, keşideci şirket yetkilisinin keşideci sıfatı ile attığı imza dışında avalist sayılabilmesi için çek üzerinde ikinci bir imzanın olması gerekmesi, davacının keşideci şirket yetkilisi olması gibi hususlar dikkate alındığında davacının davaya konu çekleri keşideci şirket yetkilisi sıfatı ile şirket adına ve namına imzaladığı, dolayısı ile şahsi olarak sözkonusu çeklerden sorumlu bulunmadığı, bu nedenle davacının davaya konu çeklerden avalist sıfatıyla sorumlu olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava konusu çeklerde, keşideci B. Tarım Ürünleri Petrol Nakliyat San. Ltd. Şti., lehdar ve birinci ciranta T. Yem ve Yağ San. Ltd. Şti, hamil ise B. F. A.Ş"dir. Çeklerin üzerinde keşideci şirketin ünvanı altında iki adet imza mevcut olup, sol tarafta da “a..” sözcüğüne yer verilmiştir. Çeklerin keşide tarihi itibariyle davacı İ.. B.."ün keşideci şirketi temsil yetkisinin kaldırıldığı ve temsil yetkisinin tek ortaklı hale gelen şirketin müdürü İhsan Boztürk"e verildiği dosyaya sunulan 09 Ekim 2012 tarihli imza sirküleri içeriğinden anlaşılmaktadır. Bu durumda çekler altındaki İhsan Boztürk imzasının keşideci şirketi temsilen, davacı İ.. B.. imzasının ise aval veren sıfatı ile atıldığının kabulü gerekir.
    O halde mahkemece takip ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK"nun 702. maddesi hükmüne göre aval veren sıfatı ile davacının bu çeklerden sorumlu olduğu gözetilmeksizin, delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi