Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/18649
Karar No: 2022/4372
Karar Tarihi: 06.04.2022

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/18649 Esas 2022/4372 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2021/18649 E.  ,  2022/4372 K.

    "İçtihat Metni"

    Adalet Bakanlığının, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Bursa 2. Çocuk Mahkemesinin 22/02/2016 tarihli, 2015/1012 esas ve 2016/94 sayılı kararı ile Bursa 2. Çocuk Mahkemesinin 23/06/2017 tarihli, 2017/310 esas ve 2017/477 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 17/09/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
    1- Şüpheli ... hakkında, 20/01/2017 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturma sonunda; 17/03/2017 tarihli, 2017/6343 soruşturma, 2017/5354 esas ve 2017/341 sayılı iddianame ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 43/1 ve 31/3. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Bursa 2. Çocuk Mahkemesine kamu davası açıldığı, iddianamede, şüpheli hakkında daha önce 11/11/2015 tarihli iddianameyle kamu davası açıldığı, bu nedenle erteleme kararı verilemeyeceği hususunun belirtildiği,
    2- Bursa 2. Çocuk Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 23/06/2017 tarihli, 2017/310 esas ve 2017/477 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 31/3 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 08/09/2017 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştiği,
    3- 20/01/2017 tarihli suçun işlenmesinden önce;
    a-) Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca sanığın 18/06/2015 tarihli eylemi nedeniyle 29/07/2015 tarihli, 2015/2072 soruşturma ve 2015/168 sayılı karar ile, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi gereğince üç yıl süre ile kamu davası açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun’un 191/3. maddesi gereğince bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, erteleme kararında itiraz kanun yolunun gösterilmediği, erteleme kararının şüpheliye tebliğ edildiğine dair bir belgenin de dosya içinde bulunmadığı, 30/07/2015 tarihinde infazı için Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
    b-) Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce yükümlülüklerine uymadığının bildirilmesi üzerine, erteleme kararı kaldırılarak Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 11/11/2015 tarihli, 2015/2072 soruşturma, 2015/2609 esas ve 2015/2336 sayılı iddianamesi ile Bursa 2. Çocuk Mahkemesine kamu davası açıldığı,
    c-) Bursa 2. Çocuk Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 22/02/2016 tarihli, 2015/1012 esas ve 2016/94 sayılı kararı ile; sanığın tebligattan haberdar olmadığı şeklindeki savunmasına itibar edilerek ve adres değişikliğinin velisi tarafından bildirilmesi gerektiği, suça sürüklenen çocuğun kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, kararın 08/03/2016 tarihinde itiraz edilmeden kesinleşerek infaza gönderildiği,
    d-) Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce infaz işlemlerinin yapıldığı, sanığın denetimli serbestlik tedbirine uyarak 08/04/2017 tarihinde infazın tamamlandığı,
    Anlaşılmıştır.
    B-) Kanun Yararına Bozma İstemi :
    Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
    “Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan suça sürüklenen çocuk ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 29/07/2015 tarihli ve 2015/2072 soruşturma, 2015/168 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve suça sürüklenen çocuk hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararın 24/08/2015 tarihinde tebliğ edilip itiraz edilmeksizin kesinleşmesini müteakip, suça sürüklenen çocuğun yükümlülüklerine uymadığından bahisle kamu davası açılması üzerine yapılan yargılama sonunda, denetimli serbestlik tebligatının usulüne uygun olarak yapılmadığı gerekçesiyle suça sürüklenen çocuğun 1 yıl süreyle denetimli serbestliğe tabi tutulmasına ilişkin Bursa 2. Çocuk Mahkemesinin 22/02/2016 tarihli, 2015/1012 esas ve 2016/94 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içinde kullanmak için uyuşturucu madde bulundurması nedeniyle açılan kamu davası üzerine yapılan yargılama sonunda, suça sürüklenen çocuğun 5237 sayılı Kanun'un 191/1, 31/3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Bursa 2. Çocuk Mahkemesinin 23/06/2017 tarihli, 2017/310 esas ve 2017/477 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesinde, "Bu suçtan dolayı başlatılan soruşturmada şüpheli hakkında ... beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir." şeklindeki, 191/3. maddesinde "Erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır." ve 191/4. maddesinde “Kişinin, erteleme süresi zarfında; a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması hâlinde, hakkında kamu davası açılır.” şeklinde ve anılan maddenin 5. fıkrasında, "Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz." şeklindeki,
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/8. maddesinde yer alan "Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." şeklindeki düzenlemeler karşısında, mahkemece kovuşturma şartının henüz gerçekleşmediği kanaatine varılması durumunda 5271 Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223. maddesinin 8. fıkrasının 2. cümlesi uyarınca durma kararı verilmesi gerektiği,
    Benzer bir konuya ilişkin olarak Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 23/12/2019 tarihli ve 2019/5427 esas, 2019/8638 karar sayılı, Yargıtay 20. Ceza Dairesinin 26/05/2016 tarihli ve 2016/1582 esas, 2016/3201 karar sayılı ve Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 16/05/2016 tarihli ve 2016/927 esas, 2016/4447 karar sayılı ilâmlarında da değinildiği üzere, şüpheli hakkında verilen "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararların, şüpheliye tebliğ edilmeden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı nazara alındığında,
    Somut olayda;
    1- Suça sürüklenen çocuk hakkında Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 29/07/2015 tarihli, 2015/2072 soruşturma ve 2015/168 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 1 yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararın tebliğ edildiğine yönelik herhangi bir tebligat parçası bulunmadığı gibi Uyap kayıtlarından da herhangi bir tespitin yapılamadığı, itiraz merciinin ve süresinin de ilgili kararda belirtilmediği, usulüne uygun yasa yolu bildirimi yapılmaması nedeniyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine dair kararın kesinleşmediği cihetle, açılan kamu davasında kovuşturma şartı bulunmadığından bahisle durma kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, Bursa 2. Çocuk Mahkemesinin 22/02/2016 tarihli, 2015/1012 esas ve 2016/94 sayılı kararıyla suça sürüklenen çocuğun 1 yıl süreyle denetimli serbestliğe tabi tutulmasına karar verilmesinde,
    2- Suça sürüklenen çocuğun 18/06/2015 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan yükümlülüklerine uymadığından bahisle Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 11/11/2015 tarihli, 2015/2072 soruşturma, 2015/2609 esas ve 2015/2336 sayılı iddianamesi ile kamu davası açıldığı, açılan davada durma kararı verilmesi gerektiği, bu nedenle 20/01/2017 tarihli suçun erteleme kararı kesinleşmeden işlendiği, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 17/03/2017 tarihli, 2017/6343 soruşturma, 2017/5354 esas ve 2017/341 sayılı kararıyla açılan kamu davasında, benzer bir konuya ilişkin olarak Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 19/02/2020 tarihli, 2019/4567 esas ve 2020/1146 karar sayılı ilâmında " ...kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden gerçekleştiği anlaşılmakla kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmediği için, henüz erteleme süresi başlamadığından... kamu davasının açılması şartlarının gerçekleşmemesi nedeniyle kamu davasının durmasına..." şeklinde belirtildiği üzere bu suç bakımından da durma kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmemiştir.” denilerek Bursa 2. Çocuk Mahkemesinin 22/02/2016 tarihli, 2015/1012 esas ve 2016/94 sayılı kararı ile aynı Mahkemenin 23/06/2017 tarihli, 2017/310 esas ve 2017/477 sayılı kararının kanun yararına bozulması istenilmiştir.
    C-) Konunun Değerlendirilmesi:
    Şüpheli ... hakkında, 18/06/2015 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 29/07/2015 tarihli, 2015/2072 soruşturma ve 2015/168 sayılı kararı ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve suça sürüklenen çocuk hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, 30/07/2015 tarihinde tedbirin infazı için Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, suça sürüklenen çocuğun yükümlülüklerine uymadığının bildirilmesi üzerine erteleme kararının kaldırılarak kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonunda, Bursa 2. Çocuk Mahkemesinin 22/02/2016 tarihli, 2015/1012 esas ve 2016/94 sayılı kararı ile denetimli serbestlik tebligatının usulüne uygun olarak yapılmadığı gerekçesiyle suça sürüklenen çocuğun 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, suça sürüklenen çocuğun 20/01/2017 tarihinde tekrar kullanmak için uyuşturucu madde bulundurması ve uyuşturucu madde kullandığının teknik yöntemlerle tespit edilmesi nedeniyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/6. maddesi gereğince doğrudan kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonunda, Bursa 2. Çocuk Mahkemesinin 23/06/2017 tarihli, 2017/310 esas ve 2017/477 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 31/3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anlaşılmıştır.
    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesinde, "Bu suçtan dolayı başlatılan soruşturmada şüpheli hakkında ... beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir." şeklindeki, 191/3. maddesinde "Erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır." ve 191/4. maddesinde “Kişinin, erteleme süresi zarfında; a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması hâlinde, hakkında kamu davası açılır.” şeklinde ve anılan maddenin 5. fıkrasında, "Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz." şeklindeki,
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/8. maddesinde yer alan "Türk Ceza Kanunu'nda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." şeklindeki düzenlemeler karşısında, mahkemece kovuşturma şartının henüz gerçekleşmediği kanaatine varılması durumunda 5271 Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223. maddesinin 8. fıkrasının 2. cümlesi uyarınca durma kararı verilmesi gerektiği,
    1- Bursa 2.Çocuk Mahkemesinin 22/02/2016 tarihli, 2015/1012 esas ve 2016/94 sayılı kararı yönünden yapılan incelemede;
    28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191. maddesinde, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ve bu kararla birlikte verilecek olan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik herhangi bir kanun yolu öngörülmemiş ise de; kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile bu karara bağlı olarak verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik TCK'nın 191/2. maddesinin 2. cümlesinde yer alan "Cumhuriyet savcısı, bu durumda şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır." şeklindeki düzenleme gereği, "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararların itiraz yolu açık olmak üzere verilmesi ve şüpheliye tebliğ edilmesi gerektiği, şüpheliye, hakkında verilen karara karşı itiraz ... tanınmadan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı gibi beş yıllık erteleme süresinin de işlemeye başlamayacağı, şüpheli hakkında Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 29/07/2015 tarihli, 2015/2072 soruşturma ve 2015/168 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 1 yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararda itiraz kanun yolunun gösterilmediği, şüpheliye itiraz kanun yoluna başvuru ... tanınmadığı, kararın tebliğ edildiğine ilişkin herhangi bir tebligat parçası bulunmadığı gibi UYAP kayıtlarından da herhangi bir tespitin yapılamadığı, bu nedenle kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin kararın kesinleşmediği,
    Ayrıca, 5237 sayılı TCK'nın 191/2. maddesinde "Bu suçtan dolayı başlatılan soruşturmada şüpheli hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 171'inci maddesindeki şartlar aranmaksızın, beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir." hükmünün kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuna münhasır olarak düzenlendiği, somut olayda 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 19. maddesinin uygulanma olanağının bulunmadığı, suça sürüklenen çocuklar hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmesi halinde, erteleme süresinin 5 yıl olacağı gözetilmeden erteleme süresinin 3 yıl olarak belirlenmesinin de kanuna aykırı olduğu, mahkemece açılan kamu davasında kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden “durma kararı” verilmesi ve şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili sulh ceza hakimliğine itiraz ... bulunduğu ihtarı ile birlikte usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesinin sağlanması ve usulüne uygun şekilde kesinleştirilmesini takiben geçerli tebligat işlemleri yapılarak infazının sonucunun beklenilmesi gerektiği gözetilmeden “denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına” karar verilmesi kanuna aykırıdır.
    2- Bursa 2. Çocuk Mahkemesinin 23/06/2017 tarihli, 2017/310 esas ve 2017/477 sayılı kararı yönünden yapılan incelemede;
    Suça sürüklenen çocuğun 18/06/2015 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yükümlülüklerine uymaması nedeniyle Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 11/11/2015 tarihli, 2015/2072 soruşturma, 2015/2609 esas ve 2015/2336 sayılı iddianamesi ile kamu davası açıldığı, açılan davada yukarıda açıklanan nedenlerle durma kararı verilmesi gerektiği, bu nedenle 20/01/2017 tarihli suçun erteleme kararı kesinleşmeden işlendiği, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 17/03/2017 tarihli, 2017/6343 soruşturma, 2017/5354 esas ve 2017/341 sayılı iddianamesiyle açılan kamu davasında, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmediği için, henüz erteleme süresi başlamadığından kamu davasının açılması şartlarının gerçekleşmediği, mahkemece kamu davasının durmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi kanuna aykırıdır.
    D-) Karar:
    Açıklanan nedenlerle, kamu davası hakkında kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden “durma kararı” verilerek şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili sulh ceza hakimliğine itiraz ... bulunduğu ihtarı ile birlikte usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesinin sağlanması ve usulüne uygun şekilde kesinleştirilmesini takiben geçerli tebligat işlemleri yapılarak infazın sonucunun beklenilmesi gerektiğinin gözetilmemesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden Bursa 2. Çocuk Mahkemesinin 22/02/2016 tarihli, 2015/1012 esas ve 2016/94 sayılı kararı ile aynı Mahkemenin 23/06/2017 tarihli, 2017/310 esas ve 2017/477 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun’un 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 06/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi