Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Gider avansı alınmasına yönelik düzenleme 01.10.2011 günü yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nda benimsenmiştir. Anılan Kanunun; “Dava şartları” başlığını taşıyan 114"üncü maddesinde, davacının yatırması gereken gider avansının yatırılmış olması, dava koşulu olarak sıralanmış, “Harç ve avans ödenmesi” başlıklı 120"nci maddesinde, davacının, yargılama harçları ile her yıl Adalet Bakanlığı’nca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorunda olduğu, avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması hâlinde, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verileceği belirtilmiştir.
İş kazası sonucu sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalıya yapılan sosyal sigorta yardımlarının tahsiline ilişkin davada; Mahkemece, davacı Kurum vekiline kesin süre verildiği ve verilen süreye rağmen iki hafta içinde gider avansının yatırılmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Ne var ki, davacı vekiline tebligatın UYAP Sistemi kanalıyla yapıldığı iddia edilmekte ise de; hangi tarihte, davacı Kurum vekiline Tebligat Kanununun hangi hükümleri uyarınca tebligat yapıldığı anlaşılamadığından, tebligatın usulüne uygun olduğundan bahsedilemez. Bu nedenle; Mahkemece, davacıya Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114 ve 120"nci maddeleri uyarınca usulüne uygun olarak yapılacak tebligatla kesin süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 24.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.