Fuhuş - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/10466 Esas 2017/14369 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/10466
Karar No: 2017/14369
Karar Tarihi: 05.12.2017

Fuhuş - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/10466 Esas 2017/14369 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2016/10466 E.  ,  2017/14369 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Fuhuş
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre ve, TCK 80/3. maddesindeki “on sekiz yaşını doldurmamış olanların, birinci fıkrada belirtilen maksatlarla tedarik edilmeleri, kaçırılmaları, bir yerden diğer bir yere götürülmeleri veya sevk edilmeleri veya barındırılmaları hâllerinde suça ait araç fiillerden hiçbirine başvurulmuş olmasa da, faile birinci fıkrada belirtilen cezaların verileceği” yönündeki düzenleme karşısında, sanık ... hakkında dava zamanaşımı süresi içerisinde mahallinde insan ticareti suçundan dava açılabileceği değerlendirilerek ve sanık ..."ın yüzüne karşı kararın okunduğu belirlenerek dosya görüşüldü:
    A- Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verilmediği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanıklar ..., ..."nin tebliğnameye uygun/aykırı olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
    B- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkındaki hükümler yönünden;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..."a yükletilen fuhuş eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
    Sanık ... hakkınada hükmolunan para cezasının, hesap hatası sonucu 32.000 TL yerine 21.200 TL olarak belirlenmiş ise de karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
    TCK"nın 53/1-b maddesinin Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesinin infaz evresinde resen gözetilebileceği,
    Anlaşıldığından sanık ... müdafii ve sanıklar ..., ..., ..., ..."ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
    2- Sanık ... hakkındaki hükmün temyizine gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak,
    a-Sanığın, .isimli komşusu ile birlikte daha önceden kendisine bayan ayarlayabileceğini söylediği ..."ı arayıp buluştuklarını, kendisinin mağduru beğenmediği için ilişkiye girmediğini, ancak Duran"ın ilişkiye girdiğini belirttiğinden, sanığın kendisi için sanık ..."ı aradığının anlaşılması karşısında, .... isimli şahsın tanık sıfatıyla dinlenilmesi, tüm kanıtların birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik kovuşturmayla hüküm kurulması,
    b- Kabule göre de, TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hüküm, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmiş olması,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 05/12/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.