Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, kayden paydaşı oldukları 174 parsel sayılı taşınmaza davalıların ağaç dikmek ve fiilen kullanmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerinde bulunmuşlar, Hazine davaya asli müdahil sıfatıyla katılmıştır.
Davalılar, davaya konu taşınmazı üçüncü şahıstan zilyetlik devir sözleşmesi ile satın aldıklarını, 40 yıla yakın zamandır kullandıklarını, iyiniyetli olduklarını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, iddianın gerçekleşmiş olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, müdahil Hazine ve bir kısım davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ....raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğine ve toplanan delillere, özellikle dava dilekçesi içeriğine göre; davacıların çekişme konusu 174 parsel sayılı taşınmazın paylı mülkiyet üzere olduğunu, davalıların kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakları bulunmadığı halde, taşınmaza ağaç dikmek ve tasarruf etmek suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek, eldeki davaya açtıkları; Hazinenin, taşınmazda Suriye Uyruklu N.G.."ininde paydaş bulunduğundan bahisle asli müdahil sıfatıyla davaya katıldığı görülmektedir.
Bu durumda, davaya konu edilen taşınmazın 174 parsel sayılı taşınmaz olduğu, mahkemece de 174 parsel sayılı taşınmazla ilgili inceleme ve araştırma yaptığı, keza, yapılan keşfe dayalı olarak düzenlenen 10.06.2004 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde, keşfi yapılan ve davaya konu edilen taşınmazın 174 parsel sayılı taşınmaz olduğunun açıklandığı, hazine tarafından davacılara gönderilen 19.03.2002, 22.10.2003 tarihli ecrimisil ihbarnamelerinde de, davacılarla birlikte Suriye Uyruklu N.oğlu J. G.. 1/2 pay sahibi olduğu bildirilen 174 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün 48584 m2 olarak gösterildiği, dosyada mevcut çap kaydının ise, davacılar ile birlikte Suriye Uyruklu N. G.. paydaş olduğu 147 parsel sayılı 24302 m2 alanlı taşınmaza ait olduğu, ancak, mahkemece 147 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır
O halde; davaya konu edilen 174 parsel sayılı taşınmaz olmasına karşın,bu taşınmazla ilgili çap kaydı getirtilmeden, tarafların kayıtla bağlantıları bulunup bulunmadığı belirlenmeden, dosyada mevcut çap kaydına göre, davacılar ile Suriye Uyruklu N. G. paydaşı oldukları eldeki davaya konu edilmeyen 147 sayılı parselle ilgili olarak karar verilmiş olması isabetsizdir.
Hal böyle olunca; öncelikle çekişme konusu 174 parsel sayılı taşınmaza ilişkin çap kaydının getirtilmesi, tarafların kayıtla bağlantılarının bulunup bulunmadığının açıklığa kavuşturulması, ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı olarak, davaya konu edilmeyen başka bir taşınmazla ilgili hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Asli müdahil hazine vekili ile bir kısım davalılar vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 18.3.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.