Esas No: 2021/304
Karar No: 2022/5596
Karar Tarihi: 04.04.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/304 Esas 2022/5596 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/304 E. , 2022/5596 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Resmi belgede sahtecilik, özel belgede sahtecilik
HÜKÜMLER : Beraat
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.10.2009 tarih ve 2009/89-243 sayılı kararı ile uyum gösteren Genel Kurul ve Daire kararlarında açıklandığı üzere, ceza yargılamasında mahkemeye gelmemiş sanık hakkında duruşma yapılamayacağına ilişkin temel kuralın istisnalarından biri olarak öngörülen 5271 sayılı CMK'nin 193/2. maddesinin, dosya kapsamında toplanan kanıtlara göre mahkumiyet dışında bir hüküm kurulması gerektiğinin anlaşılması hali ile sınırlı olarak uygulama yerinin mevcut olduğu nazara alındığında; somut olayda sanığın sorgusu yapılmadan, mevcut kanıtlar tartışılarak delil takdiri suretiyle beraat kararı verilmesinin mümkün olmadığının gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin BOZULMASINA, 04.04.2022 tarihinde Yargıtay üyesi ...'ın CMK'nin 290.maddesi uyarınca Cumhuriyet savcısının temyiz nedenine göre temyize hakkı bulunmadığından temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiği yönündeki karşı oyu ile oy çokluğuyla karar verildi.
Sayın çoğunluğun sanık hakkında resmi belgede ve özel belgede sahtecilik suçlarından kurulan beraat hükmünü Cumhuriyet savcısının CMK' nin 193. maddesi uyarınca sorgusu yapılmadan beraat hükmü kurulduğuna hasredilen temyiz nedenine dayanılarak sanığın sorgusu yapılmadan mevcut kanıtlar tartışılarak delil takdiri suretiyle beraat kararı verilemeyeceğinden beraat hükmünün bozulmasına ilişkin kararına katılmak mümkün bulunmamıştır, zira;
Sanığın yararına olan kurallara aykırılık başlıklı CMK'nin 290. maddesi "Sanığın yararına olan hukuk kurallarına aykırılık, sanık aleyhine hükmün bozulması için Cumhuriyet savcısına bir hak vermez." hükmünü içermektedir.
Her ne kadar Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 16.07 1962 tarih ve 2-51/47 sayılı kararı ile sanığın sorguya çekilmesi lüzumu kamu düzenini ilgilendiren amir bir hüküm olduğundan bahisle sanığın sorguya çekilmeden hakkında beraat hükmü kurulmuş olmasına yönelik temyiz gerekçesi nedeniyle 1412 sayılı CMUK' nin 309. maddesine göre Cumhuriyet savcısının hükmü temyiz edemeyeceğine yönelik yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuş ise de; ceza muhakemesi usul hükümlerinin sanık yararına hukuk kurallarına aykırı olsa bile aynı zamanda kamu düzenini ilgilendiren amir hükme ilişkin olması halinde 1412 sayılı CMK'nin 309. maddesinin uygulanamayacağına yönelik kriterden Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 04.03.2014 gün 2012/3-1402 Esas 2014/112 Karar sayılı kararı ile vazgeçtiği anlaşılmaktadır. Yargıtay Ceza Genel Kurulu anılan kararında " mahkemenin kanuna ve usule uygun olarak teşekkül edip etmediği ve yargılama usulüne uyulup uyulmadığının ispatını sağlayan duruşma tutanağının bütün sayfalarının zabıt katibi tarafından imzalanmasına ilişkin kurallar sırf sanık yararına vazedilmiş usul kuralları olmamakla birlikte yargılanıp haklarında hüküm kurulan kişilerin hakkında kamu davası açılan kişilerle aynı kişiler olmadıkları yönünde bir iddianın olmaması, duruşmanın kanuna ve usule uygun olarak oluşturulmamış bir heyet tarafından gerçekleştirildiği ya da tutanakların gerçeğe aykırı veya sahte olarak düzenlendiğine ilişkin herhangi bir itirazın bulunmaması ve hükmün şikayetten vazgeçme nedeniyle kurulan düşme hükmü olması hususları gözönüne alındığında, bu kuralların ihlali halinde Cumhuriyet savcısının CMK' nin 290. maddesi kapsamında hükmü temyize hakkı bulunmadığına" karar vermiştir.
Görüldüğü üzere ceza muhakemesinde duruşmanın usul kurallarına uygun biçimde yürütülüp yürütülmediği hususunda belirleyici olan sanık yararına konulmuş bir hukuk kuralı olarak nitelendirilemeyecek duruşma tutanağının zabıt katibi tarafından imzalanmamasının şikayetten vazgeçme nedeniyle düşme hükmü verilmiş olayda dahi CMK'nin 290. maddesine göre duruşma zaptının zabıt katibi tarafından imzalanmamasının Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilemeyeceğine karar verildiğine ilişkin kamu düzeni kriterinden uzaklaşan içtihat gözetildiğinde sanığa atılı resmi belgede sahtecilik suçundan aldatma niteliği bulunmadığından beraat kararı verilen somut olayda, sanığın savunmasının suçun sübutunu değiştirmeyeceği nazara alınarak Cumhuriyet savcısının sanığın sorgusu yapılmadan beraat hükmü kurulduğuna yönelen temyiz nedeninin kamu düzenine ilişkin olsa bile her halükarda sanık yararına konulmuş bir hukuk kuralı olduğuna şüphe bulunmayan somut olayda 04.03.2014 tarihli Ceza Genel Kurulu kararı da gözetilerek CMK'nin 290. maddesi uyarınca Cumhuriyet savcısının temyiz hakkının bulunmadığının kabul edilmesi gerektiği düşüncesi ile sayın çoğunluğun CMK'nin 290. maddesine aykırı olarak Cumhuriyet savcısının temyizine hasren sanığın sorgusu yapılmadan beraat hükmü kurulduğuna ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.