3. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/5376 Karar No: 2014/13163 Karar Tarihi: 14.10.2014
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/5376 Esas 2014/13163 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2014/5376 E. , 2014/13163 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 5. AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/12/2013 NUMARASI : 2011/1091-2013/846
Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde; yoksulluk nafakasının 10 TL"den 600 TL"ye artırılmasını, her yıl endeks oranında artırılmasını talep etmiştir. Davalı duruşmalara gelmediği gibi cevap dilekçesi de vermemiştir. Mahkemece; davanın kabulü ile 600 TL yoksulluk nafakasına karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Davada, TMK.nun 176 vd. maddeleri gereğince yoksulluk nafakasının artırılması talep edilmiştir. Dosya kapsamından taraflar arasında görülen boşanma davasına ilişkin mahkeme ilamına ve en son ödenen nafaka miktarı ile ilgili belgeye rastlanılmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca, tarafların sosyal ekonomik durumu ile ilgili araştırma yapılmadığı, davacının ekonomik durumu hakkında hiçbir belgenin bulunmadığı; davalıya ait üç dairesi olduğuna ilişkin tapu kaydının ibraz edildiği dosya içeriğinden tespit edilmiştir. Bu durumda, mahkemece; öncelikle boşanma dava dosyasının veya ilamının getirtilerek davacı lehine karar verilen yoksulluk nafakası miktarının belirlenmesinden sonra, daha sonraki tarihlerde nafaka artırma davaları görülmüş ise bu dosyalarda incelenerek en son ödenen nafaka miktarını araştırdıktan sonra, tarafların sosyal, ekonomik durumlarının tespit edilmesi için gerekli yerlere yazı yazılarak, davacının yoksulluk durmunun devam edip etmediği, davalının ekonomik durumu, ödeme imkanı ve ÜFE artış oranları dikkate alınarak TMK.nun 4.maddesi gereğince hakkaniyete uygun miktarda nafakaya karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.