Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1256
Karar No: 2020/2900
Karar Tarihi: 12.10.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/1256 Esas 2020/2900 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Aslı Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir tazminat davasında, davacı müvekkilinin kooperatif üyeliğini tapu senedi verileceği vaadi ile davalı şirkete devrettiği iddia edilmektedir. Davacının müvekkili elinden alınan kooperatif hissesi karşılığı uğranılan zararın tahsilini talep ettiği belirtilmiş ve birleşen davada ise tapunun iptali ve müvekkilinin adına kaydedilmesi istenmiştir. Davalılar, işlemlerin usulüne uygun şekilde yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, asıl dava konusunda feragat nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına hükmetmiştir. Birleşen dava konusunda ise önceki bir kararın bozulması sonrası incelenen icra dosyasında takibe konulan senedin, dava konusu olan dükkana ilişkin olduğu ve ehliyetsizlik iddiasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kanun maddeleri: Türk Borçlar Kanunu, Tapu Kanunu.
23. Hukuk Dairesi         2017/1256 E.  ,  2020/2900 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile katılma yoluyla asıl ve birleşen dava davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, asıl davada; okuma yazma bilmeyen ve hukuki işlem yapma ehliyeti bulunmayan müvekkilinin, tapu senedi verileceği vaadiyle kandırılarak kooperatif üyeliğini, davalı ..."a devrettiğini, kooperatifin de müvekkilinin durumunu bildiği halde üyelik devir işlemini yaptığını, durumun tesadüfen öğrenilmesi üzerine kooperatif nezdinde gerekli girişimlerde bulunulduğu halde sonuç alınamadığını ileri sürerek, müvekkilinin elinden alınan kooperatif hissesi karşılığı uğranılan zararın, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 15.000,00 TL"nin devir tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, birleşen davada dava konusu taşınmazın aynı sebeplerle davalı adına olan tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya kayıt ve tescilini istemiştir.
    Asıl davada davalı kooperatif vekili, davacının kooperatif üyeliği sırasında işlemleri bizzat kendisinin yaptığını ve kayıtlarda hukuki işlem yapma ehliyetinin bulunmadığına dair kayıt ve belge olmadığından bunun bilinmesinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Asıl ve birleşen davada davalı ... vekili, devir işlemlerinin 2003 yılında usulüne uygun şekilde noterde resmi senetle yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece asıl davada feragat nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davada davanın kabulüne dair verilen kararın asıl ve birleşen davada davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemiz 22.09.2014 tarihli 2014/1725 Esas 2014/5835 Karar sayılı ilamı ile davacı tarafından satışın geçersiz olduğu iddia edilmesine rağmen davalı ...’un dükkân bedelinin senet olarak alındığı ve takibe konulduğu savunması üzerinde durularak ... 4. İcra Müdürlüğünün 2007/1762 esas sayılı dosyasında takibe konulan senedin davacıya tapuda devredilen dükkana ilişkin olup olmadığı hususunun araştırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulması üzerine mahkemece bozmaya uyularak icra dosyasının incelendiği, takibe konu 15.12.2006 tarihli senet düzenlenirken ehliyetsizlik iddiasının ileri sürülmediği, senetteki miktarın dava konusu dükkanın bedeli olduğunun dinlenen tanık beyanları ve senet içeriğinden anlaşıldığı, devirden yaklaşık 3,5-4 yıl gibi bir süre geçtikten sonra icra takibi yapmak, dava açmak, vekalet vermek gibi birçok hukuki işlemi tam ehliyetli gibi yapan davacının ehliyetsizlik iddiasında bulunmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili ile katılma yoluyla asıl ve birleşen davada davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekili ile katılma yoluyla asıl ve birleşen davada davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekili ile katılma yoluyla asıl ve birleşen davada davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 12.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi