Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/5939 Esas 2021/962 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/5939
Karar No: 2021/962
Karar Tarihi: 10.02.2021

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/5939 Esas 2021/962 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK'nın 62, 53/1-2-3, 58/9, 63/1 maddeleri uyarınca mahkum edildiğini açıkladı. Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi. Hüküm, hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin reddedildi. Temyiz talebi reddedilmediğinden işin esasına geçildi. Yargılamanın kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği ve vicdani kanının kesin olduğu belirtildi. Sanık müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine karar verildi. Ancak, yargılama giderleri sanıktan tahsil edilirken kanuna aykırı bir şekilde işlem yapıldığından hüküm bu sebeple bozuldu. Kanun maddeleri ise şöyle açıklandı:
- TCK'nın 314/2: Silahlı terör örgütüne üye olmak
- 3713 sayılı Kanunun 3-5/1: Terör örgütü propagandası yapmak
- TCK'nın 62: Bir suçun işlenmesi için teşebb
16. Ceza Dairesi         2020/5939 E.  ,  2021/962 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK"nın 62, 53/1-2-3, 58/9, 63/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararı

    Bozma üzerine İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü sair nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
    Önceki hükmün sanık müdafi tarafından temyiz edilmesi üzerine verilen Yargıtay bozma kararının da sanık lehine olduğu nazara alınmadan bozma sonrası

    yapılan yargılama giderinin CMK"nın 325/3. maddesine aykırı şekilde sanıktan tahsiline karar verilmesi,

    Kanuna aykırı, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeple BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun 5271 sayılı CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; yargılama giderlerine ilişkin kısım bütünüyle çıkartılarak yerine “Sanığın sebebiyet verdiği 312,50 TL yargılama giderinin sanıklardan tahsili ile Hazineye gelir kaydında” cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Kayseri 4. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.