23. Ceza Dairesi 2015/15979 E. , 2016/7088 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mala zarar verme, hakaret
HÜKÜM : 1-TCK"nın 152/1-a, 62, 53/1, 58 maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile mahkumiyet, mükerrir
2-TCK"nın 125/3-a, 62, 53/1, 58 maddeleri uyarınca 10 ay cezası ile mahkumiyet, mükerrir
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın ceza infaz kurumunda bulunduğu sırada meydana gelen başka bir olayda, kurum nöbetçi müdürü olan şikayetçiye "müdür müdür yazık senin üzerindeki elbiselere, sen müdür müsün" şeklinde sözlerle hakaret ettiği, ayrıca kaldığı odanın alt ve yan döşemeleri ile zeminden bir adet fayansa ve iki adet florasan lambanın ampulüne zarar vermek suretiyle kamu malına zarar verdiği iddia edilen olayda;
1-Sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Sanığın savunması, şikayetçi beyanı, tanık anlatımları, tutanak ve tüm dosya kapsamına göre sanığın mahkumiyetine yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Tekerrüre esas alınan .... Ağır Ceza Mahkemesinin esas, karar ve kesinleşme tarihlerinin mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve ayrıca TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK"nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin tamamen çıkartılması ve TCK"nın 53. maddesinin (c) bendinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak yerine “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinden koşullu salıverilme tarihine, alt soyu haricindekiler yönünden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” cümlesi eklenmek suretiyle suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Sanık hakkında kamu görevlisine gıyabında hakaret suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye yönelik olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Yargılamaya konu somut olayda; sanığın Kurum 2. Müdürü olan şikayetçiye “"müdür müdür yazık senin üzerindeki elbiselere, sen müdür müsün" şeklindeki ifadeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, sanığın şikayetçiye gıyabında yönelttiği sözlerin, ağır eleştiri mahiyetinde olup katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı davranış niteliğinde olan ve 5271 sayılı Kanunun 39 ve 40/e maddesinde belirtilen ve disiplin cezasını gerektiren davranışlardan olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, dosya kapsamına uygun olmayan yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.