Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/1715 Esas 2009/3198 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/1715
Karar No: 2009/3198

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/1715 Esas 2009/3198 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2009/1715 E.  ,  2009/3198 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 24/05/2007
    NUMARASI : 2004/685-2007/274

      Taraflar arasındaki davadan dolayı Bakırköy 11. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 24.5.2007 gün ve 685-274 sayılı  hükmün Onanmasına ilişkin olan 7.2.2008 gün ve  10459-1466 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde  davacı Hazine vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
                                   -KARAR-
    Dava, tapu iptali ve  terkin isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişme konusu 883 parsel sayılı taşınmazın V. E..adına kayıtlı iken,12.10.1990 tarihinde Bakırköy .....Noterliğince düzenlenen vekaletnameye dayalı olarak dava dışı K.Ç..tarafından yapılan başvuru üzerine, Fatih 1 Sulh Hukuk Mahkemesinin 8.10.1990 tarih 1047-1287 sayılı veraset ilamına istinaden 17.10.1990 tarihinde davalılar adına intikal işleminin gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır.
    Davacı, ilk kayıt maliki V. E.."nun sağ olduğunu ve gerçeği yansıtmayan mirasçılık belgesi gereğince intikal işlemi yapıldığını ileri sürüp, Türk Medeni Kanununun 1007.maddesine dayanarak eldeki davayı açmıştır.Her nekadar tapu iptali ve tescili isteme hakkı kayıt maliki veya onun mirasçılarına ait ise de; Hazinenin Türk Medeni Kanununun 1007.maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan sorumlu olduğu, eldeki davaya açmakta hukuki yararının bulunduğu kuşkusuzdur.
    Davacı, tapu iptali ve terkin isteğinde bulunmuştur.Bu durumda davanın asıl kayıt maliki olan V..ölmüşse mirasçılarına ihbar edilmesi, onların dava açması için mehil verilmesi, dava açılması halinde eldeki davayla birleştirilmesi ve birlikte yürütülmesi gereklidir.
    Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan hususların yerine getirilmesi, varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.Anılan hususlar, davacının karar düzeltme isteği üzerine bu kez yapılan inceleme sonucunda anlaşıldığında, davacının karar düzeltme isteğinin HUMK."nun 440.maddesi uyarınca kabulüne, Dairenin 7.2.2008 tarih ve 2007/10459 Esas 2008/1466 karar sayılı onama ilamının ortadan kaldırılmasına, yerel mahkemenin 24.5.2007 gün ve 2004/685 Esas,2007/274 sayılı kararının açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA,12.3.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.