12. Ceza Dairesi 2019/3652 E. , 2021/1503 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 2.688,14 TL maddi, 4.500,00 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 14.03.2019 tarihli ve 2016/13-1281-2019/216 sayılı kararı ile benzer nitelikteki birçok kararında vurgulandığı üzere; 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 40/2, 5271 sayılı CMK"nın 34/2, 232/6. maddeleri gereğince, hüküm ve kararlarda, başvurulacak yasa yolu, süresi, başvuru yapılacak merci ile başvuru şeklinin anlaşılabilir nitelikte açıkça gösterilmesi zorunludur. Bunlardan bir veya birkaçının eksik ya da hatalı gösterilmesi CMK"nın 40. maddesi uyarınca eski hale getirme nedenini oluşturmaktadır. Bu bildirimlerdeki temel amaç, kanun yollarına başvuru hak ve yetkisi bulunanların, başvuru haklarını etkin bir biçimde kullanmalarının sağlanması ve bu eksiklik nedeniyle hak kayıplarına yol açılmamasıdır. Ancak burada dikkat edilecek veya eski hale getirme nedeni oluşturacak husus, eksik veya yanılgılı bildirim nedeniyle bir hakkın kullanılmasının engellenip engellenmediğinin belirlenmesidir. Bildirimdeki eksikliğin yol açtığı bir hak kaybı bulunmamakta ise, bu durum eski hale getirme nedeni oluşturmayacaktır.
İncelenen dosyada; davalı vekilinin yokluğunda verilen ve 09/07/2018 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen hükmün, davalı vekili tarafından CMUK’un 310. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra 23/07/2018 tarihinde temyiz edildiği anlaşılmış ise de; hükmün yasa yolu kısmında temyiz süresinin tebliğden itibaren ""15 gün"" olarak belirtilmesi sebebiyle, davalı vekilinin bu yanılgılı bildirimden kaynaklı olarak temyiz hakkını süresinde kullanmasının engellendiği ve davalı vekilinin temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Tazminat talebinin dayanağı olan Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/156 Esas – 2014/196 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Çocuğun basit cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından 01/02/2014 – 02/05/2014 tarihleri arasında 3 ay 1 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 10/05/2014 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 15.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminat talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 2.668,14 TL maddi, 4.500,00 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesinde;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin, reddedilen kısım üzerinden vekalet ücreti hükmedilmesi gerektiğine, tazminat miktarlarının fazla olduğuna, usul ve yasaya aykırı karar verildiğine ve sair tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme uygun ONANMASINA, 15.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.