11. Hukuk Dairesi 2013/17820 E. , 2014/867 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15.03.2011 gün ve 2009/262-2011/48 sayılı kararı onayan Daire’nin 01.04.2013 gün ve 2012/8595-2013/6461 sayılı kararı aleyhinde davalı ... vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili şirketin yaklaşık 20 yıldır kültür sanat, reklamcılık ve tanıtım alanlarında faaliyet gösterdiğini, 2008/00347 sayılı “...’ten 2010’a ... Kültür ve Sanat Dergisi” ve 2006/63091 sayılı “... ... ... ...” ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalının, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “... reklam & tanıtım organizasyon” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı ...’ne başvuruda bulunduğunu, müvekkilinin itirazının ... tarafından reddedildiğini, oysa davalı başvurusu ile müvekkili şirketin markalarının görünüm, fonetik ve zihinde bıraktıkları etki itibariyle ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, markaların kapsadığı mal ve hizmetlerin de benzer olduğunu, ... esas unsurlu markaları ile iltibas ve haksız rekabet oluşturabileceğini ileri sürerek davaya konu kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek, 2009-M-3236 sayılı ... kararının iptaline, tescili halinde markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, müvekkili şirket tarafından tescili talep edilen “... reklam &tanıtım organizasyon” ibaresinin davacıya ait markalardan görsel ve işitsel olarak farklı olduğunu, tescil kapsamlarındaki mal ve hizmetler itibariyle de taraf markalarının benzer olmadığını, giderdikleri ihtiyaç, üretim yeri, dağıtım ve satış kanalı itibariyle bir benzerlik bulunmadığını müvekkilinin ortağı bulunduğu şirket kullanımı ile ayırt edicilik sağlandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davalı başvurusunun esaslı unsurunun “... ve “...” ibareleri olduğu zira diğer kelimelerin markanın kapsadığı mal ve hizmetleri belirten tamamlayıcı unsurlar oldukları davacının 2008/00347 sayılı “...’ten 2010’a ... Kültür ve Sanat Dergisi” markasının büyük puntolarla yazılmış “...’ten 2010’a” ibaresinin altına yazılmış “... Kültür ve Sanat Dergisi” kelimelerinden oluştuğu bu markanın da esaslı unsurunun “...’ten 2010’a” ve "..." biçimindeki ibarenin bütünü olduğu; diğer kelimelerin
markanın kapsadığı mal ve hizmetleri tanımlayan ayırt ediciliği olmayan herkesin kullanımına açık yardımcı unsur oldukları, ... sayısının herkesçe bilinen ve doğrudan doğruya “...” şehrini çağrıştıran, onu akla getiren bir ibare olup karşılaştırılan başvuru ve markalarda ayırt ediciliği sağlamak amacıyla vurgulanarak öne çıkartıldığı, bu nedenle taraf markaları arasında üst düzey bir benzerliğin var olduğu, taraf markaları ile karşılaşan bir tüketicinin bu markaların ... ibaresi etrafında oluşturulmuş seri markalar olduğunu, ayrı markalar olduğunu anlasa bile aynı kişi ya da işletmeye ait markalar olduğu; en azından işletmeler arasında idari ticari veya ekonomik bir bağlantı bulunduğu yanılgısına düşeceği, kapsadıkları mal ve hizmetlerin 35/01 alt grubu itibariyle ise “benzer” olduğu, ... esas unsurlu davacı markalarının “tanınmış marka” düzeyine erişecek yoğunlukta ve yaygınlıkta kullanılmadığı, başvuru sahibinin kullanımla ayırt edicilik sağlandığı savunmalarının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın 2008/07015 sayılı markanın 35/01. sınıf ve alt gruba dahil hizmetler yönünden kabulüne dair verilen karar davacı vekili, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 01/04/2013 tarihli kararı ile onanmıştır.
Davalı ... vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı ... vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı ... vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 01,95 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK"nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 228,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davalı ..."dan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, 16.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.