Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/1904 Esas 2009/3150 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/1904
Karar No: 2009/3150

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/1904 Esas 2009/3150 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2009/1904 E.  ,  2009/3150 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ÇUBUK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 30/07/2008
    NUMARASI : 2002/360-2008/459
     
    Taraflar arasında görülen davada;
      Davacı, miras bırakanları Z.’in kız çocuklarından mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak dava konusu taşınmazlarını davalı erkek çocuklarına temlik ettiğini ileri sürerek tapuların iptali ile muris adına tescili olmadığı takdirde tenkis isteklerinde bulunmuşlardır.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalı tarafından süresinde davacılar vekili tarafından süresi geçtikten sonra  temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ll raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
                                                                                                 -KARAR-
    Dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil, olmadığı takdirde tenkis isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Davalının temyiz dilekçesi davacılar vekiline 22.12.2008 tarihinde tebliğ edilmiş ve temyiz dilekçesi 2.1.2009 tarihinde hakime havale ettirilmesine karşın temyiz harcı 30.1.2009 tarihinde yatırılmıştır.Bu durumda HUMK’nun 433/2 maddesinde  öngörülen temyiz süresi geçtikten sonra kararın temyiz edildiği anlaşıldığından davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin reddine.
    Mahkemece, hüküm kapsamına alınan parsellerin miras bırakan tarafından davalıya temlikinin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu belirlenerek  davanın kabul edilmiş olması kural olarak doğrudur. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine,
    Ancak, keşifte belirlenen değer üzerinden harç tamamlanmadığından dava dilekçesinde  gösterilen  değerin avukatlık  ücretinin  hesaplanmasında esas alınması gerekmektedir. Dava dilekçesindeki  değer  dava konusu  taşınmazların  tümünün  değeri  olduğundan, bu değerden  davacıların  paylarına düşen  miktar  esas alınarak ve maktu  vekalet  ücretinden  aşağı  olmamak  üzere  avukatlık  ücreti  takdiri  gerekirken  davacılar yararına  fazla  avukatlık ücretine  hükmedilmesi doğru  değildir.
    Davalının bu yöne değine temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK’nun 428. md. gereğince BOZULMASINA, alınan peşin hacrın temyiz edene geri verilmesine,12.3.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
                 

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.