
Esas No: 2015/12182
Karar No: 2016/8570
Karar Tarihi: 23.05.2016
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/12182 Esas 2016/8570 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davanın kısmen kabulü ile 711 TL maddi, 1.500 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında, ""dava"" yerine ""suç"" ibaresine yer verilerek, hüküm duruşmasında hazır bulunduğu anlaşılan Cumhuriyet savcısının isim ve sicil bilgilerinin yazılmamış olması, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı ve eksikliği olarak kabul edilmiş ve 21.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427. ve ek 4. maddelerindeki temyiz sınırı ve dava dilekçesinde talep edilen tazminat miktarının reddedilen bölümüne göre, hüküm davacı taraf yönünden kesin nitelikte ise de, dava dilekçesinde talep edilen tazminat miktarının kabul edilen bölümünün temyiz sınırının üzerinde olması ve davalı hazine vekili tarafından bu bölümün temyiz edilmiş olmasına bağlı olarak, davacı vekiline hükmü temyiz etme hakkı vereceği ve bu kapsamda hükmün davacı taraf yönünden de temyizi kabil hale geldiğinin anlaşılması nedeniyle, tebliğnamedeki davacı vekilinin temyiz talebinin reddini öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dava dilekçesinde faiz talebinde bulunulmamasına rağmen, davacı vekili tarafından 19.11.2013 tarihli duruşmada tarih belirtilmeden faiz talebinde bulunulması nedeniyle, davacı lehine hükmolunan maddi ve manevi tazminatlar için dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, tutuklama tarihinden itibaren faize hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapmayı gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının birinci ve ikinci bentlerinde davacı lehine hükmolunan maddi ve manevi tazminatların faize ilişkin kısmında yer alan ""tutuklama"" ibaresi yerine ‘’dava’’ ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.