1. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/1044 Karar No: 2009/2855
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/1044 Esas 2009/2855 Karar Sayılı İlamı
1. Hukuk Dairesi 2009/1044 E. , 2009/2855 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : SAMSUN 3.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ, TARİHİ : 15/05/2008 NUMARASI : 2008/79-2008/198
Taraflar arasında görülen davada; Davacı, apartmanlarına komşu 17 parsel sayılı taşınmaz üzerine müteahhit davalı İ. tarafından bina inşaa edildiğini, ancak bu binaya davalı Gazi Belediyesi İmar İşleri Müdürlüğü tarafından imar yasalarına aykırı olarak inşaat izni verildiğini ve davalı İ..’ın da imara aykırı şekilde çıkıntı yaptığını, bu nedenle dairelerin değerinin düştüğünü ve hırsızlık olaylarının yaşandığını ileri sürüp, binadaki imara aykırılıkların yıkılarak imara uygun hale getirilmesi isteğinde bulunmuştur. Davalılar, davacının ve davalılardan Gazi Belediyesi İmar İşleri Müdürlüğü’nün taraf ehliyetlerinin bulunmadığını, davanın idari yargının görev alanına girdiğini, dava konusu binanın ruhsatlı ve onaylı projesine uygun olarak yapıldığını belirtip, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davacının aktif dava ehliyetlerinin bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . .. raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava, yıkım isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; özellikle noksanın tamamlanması yoluyla getirtilen çap kayıtlarından 1281 ada 16 parsel sayılı taşınmazda 4.kat 7 nolu meskeni A.Z.İ.. adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Her nekadar dava, apartman yönetim kurulu adına başkan A. Z.İ..tarafından açılmış ise de; apartman yönetiminin tüzel kişiliği bulunmadığından davanın reddine dair verilen karar kural olarak doğrudur. Ancak, davacı aynı zamanda bağımsız bölüm maliki olduğuna göre, davacının dava açmasına mani bir hüküm bulunmamaktadır. O halde, davacının dava açmasının yasal olmadığı söylenemez. Hal böyle olunca; iddia ve savunma doğrultusunda taraf delillerinin toplanması ve değerlendirilmesi, ondan sonra bir hüküm kurulması gerekirken davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığından bahisle davanın reddi doğru değildir. Davacının, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedene hasren HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 5.3.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.