23. Hukuk Dairesi 2013/8470 E. , 2013/7995 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Şikayetçi vekili, müflis ... Sigorta Aracılık Hizmetleri A.Ş."nin müşterek ve müteselsil kefaletiyle ... İnşaat ve Petrol Ürünleri Satış San. Tic. Ltd.Şti"ne genel kredi sözleşmeleri ile genel kredi ve teminat sözleşmelerine istinaden krediler kullandırıldığını, müvekkilinin müflisten toplam 50.905,00 TL. gayrinakit alacağının bulunduğunu, ... Sigorta Aracılık Hizmetleri A.Ş."nin iflası üzerine, şirketin müvekkili bankada bulunan 7.063,53 TL"sinin, İflas Müdürlüğü"nün hesabına gönderildiğini, müvekkili bankanın bu bedel üzerinde rehni bulunması nedeniyle toplam alacaklarının 7.063.53 TL"lik kısmının rüçhanlı olduğunu, bu miktarın pay cetveli yapılmaksızın ödenmesi gerektiğini, iflas idaresinin borçlu şirketin banka hesabında bulunan 33.380,43 TL"den bakiye kalan 20.589,83 TL"nin garameten paylaştırılmasına ilişkin kararının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, 7.063,53 TL"lik alacak tutarının pay cetveli yapılmaksızın müvekkiline ödenmesine, bakiye kalan tutarın ise garameten ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Şikayet olunan T. Vakıflar Bankası T.A.0 ve ... Metal Alüminyum Doğrama Plastik Panjur Sist. ve İlaç Tar. Nak. Tur. ve Yapı Malz. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. vekilleri, şikayetin reddini istemişlerdir.
Şikayet olunan İflas Müdürlüğü yargılamaya katılmamıştır.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, İİK"nın 206/1 maddesinde belirtilen "rehin" ifadesinin, bütün ipotek ve taşınır rehinlerini kapsadığı gözönünde bulundurularak, davacı banka ile müflis şirket arasında düzenlenmiş banka sözleşmelerinde yer alan "rehin hakkı" ifadesine ilişkin sözleşme hükmünün, rehin hukuku esas prensipleri çerçevesinde, alenilik taşıyan bir rehin sözleşmesi olarak kabul edilemeyeceği ve bu sözleşmeye dayanılarak İİK"nın 23/3. maddesinde belirtilen ve aynı Yasa"nın 206/1 maddesinde ifade edilen rehin tabiri kapsamında bir alacak olarak değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir.
Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir.
İİK"nın 16. maddesinde; "Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır" hükmüne, 227/1 maddesinde; "8. maddenin bir ve ikinci fıkraları ve 9, 11, 16 ve 359 uncu maddelerin icra dairelerine ait hükümleri iflas idaresi hakkında da uygulanır. " ifadesine, 234/1 maddesinde; " İflas idaresi sıra cetvelini iflas dairesine verir ve alacaklıları 166. maddenin 2. fıkrasındaki usule göre ilan yoluyla haberdar eder." düzenlemesine yer verilmiştir. Yukarıda belirtilen yasa maddeleri ve İİK"nın 235/son maddesi gereği, iflas sıra cetvelindeki sıraya yönelik şikayetler kural olarak, iflas sıra cetvelinin ilanından itibaren 7 gün içinde yapılmalıdır. Ancak, 223. maddeye göre tebligat masrafı yatıran alacaklılar için bu süre tebliğden itibaren hesaplanır.
Dairemizin geri çevirme kararı üzerine iflas müdürlüğünce, şikayetçinin sıra cetveli tebliği için masraf yatırdığı ve sıra cetvelinin şikayetçi vekiline 15.03.2012 tarihinde tebliğ edildiğinin bildirildiği ve tebliğ belgesi örneğinin gönderildiği anlaşılmıştır. Şikayetçi tarafından bu sıra cetvelinin tebliğinden itibaren yedi günlük süre geçtikten sonra 17.05.2012 tarihinde şikayette bulunulmuş olup, 10.05.2012 tarihinde tebliğ edilen yazının ihtilaflı olarak ayrılan 165,85 TL"nin şart gerçekleşmiş ise dosyadan tahsil edilmesi hususuna yönelik olduğu görülmüştür.
Bu durumda mahkemece, yedi günlük süre içerisinde şikayette bulunulmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddi gerekirken, uyuşmazlığın esasına ilişkin gerekçelerle şikayetin reddine karar verilmesi doğru olmamış ise de, sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK"nın 438/ son maddesi gereğince gerekçesi değiştirilmek suretiyle ile onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün gerekçesi değiştirilmek suretiyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.