19. Ceza Dairesi Esas No: 2016/8852 Karar No: 2018/3872 Karar Tarihi: 03.04.2018
2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/8852 Esas 2018/3872 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, birinci haciz ihbarnamesine borçlu şirket vekili tarafından yapılan itiraz sonrasında yalan beyanda bulunma suçunun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle sanığın beraatine karar verdi. Ancak, şikayetçi vekilinin tazminat talebine yönelik olarak İcra ve İflas Kanunu'nun 89/4. maddesi uyarınca da hüküm kurulması gerektiğini düşündü ve bu konuda hüküm kurulmadığını belirtti. Bu nedenle, mahkeme kararı bozuldu ve tazminat talebinin de genel hükümlere göre halledilmesi gerektiği belirtildi. İlgili kanun maddeleri; İcra ve İflas Kanunu'nun 338. ve 89/4. maddeleridir.
19. Ceza Dairesi 2016/8852 E. , 2018/3872 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, 1-İİK’nın 338. maddesine ilişkin olarak kurulan hükme yönelik incelemede, Birinci haciz ihbarnamesine borçlu şirket vekili tarafından itiraz edilmesi karşısında yalan beyanda bulunma suçunun unsurlarının oluşmaması nedeniyle beraat kararı verilmesi gerekirken sanığın borçlu şirkete karşı üçüncü şahıs olmadığı gerekçesiyle beraat kararı verilmesi sonuç itibarıyle doğru olduğundan şikayetçi vekilinin yerinde görülmeyen TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2-Tazminat talebine yönelik incelemede ise, Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde, İİK"nın 338. maddesi uyarınca cezalandırma isteği ile birlikte aynı Kanun"un 89/4. maddesi uyarınca da tazminat isteminde bulunması karşısında mahkemece, İİK"nın 89/4. maddesindeki “icra mahkemesi tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü gözetilerek, İİK"nın 89/4. maddesi uyarınca tazminat talebi hakkında da hüküm kurulması gerekirken bu konuda hüküm kurulmaması, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine 03.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.