11. Ceza Dairesi Esas No: 2020/2290 Karar No: 2021/4530 Karar Tarihi: 31.05.2021
Defter ve belge gizlemek - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/2290 Esas 2021/4530 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bakırköy 11. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 07/03/2013 tarihli dosyasıyla işbu dosya arasında mükerrerlik olmadığı anlaşıldığından, davanın esası hakkında karar verilmesi gerektiği halde, yanlış değerlendirme sonucu davanın reddine karar verildiği belirtilmiştir. Ancak, zamanaşımının kovuşturmaya engel olduğu kabul edildiği için, sanık hakkındaki kamu davası gerçekleşen asli dava zamanaşımı nedeniyle düşmüştür. Bu bağlamda, kararda 5271 sayılı CMK’nin 223/7. ve 223/8. maddeleri uyarınca yalnızca aynı fiil nedeniyle aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilebileceği, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e. maddesinde defter ve belge gizleme suçunun cezasının 8 yıllık asli dava zamanaşımına tabi olduğu, 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesine dayanılarak düşme kararı verilebileceği ifade edilmiştir.
11. Ceza Dairesi 2020/2290 E. , 2021/4530 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Defter ve belge gizlemek HÜKÜM : Ret
5271 sayılı CMK"nin 223/7. maddesi uyarınca yalnızca "aynı fiil nedeniyle aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine" karar verilebileceği cihetle; dosyadaki mevcut bilgi ve belgeler ışığında, Mahkemenin mükerrer dava nedeniyle ret kararına dayanak olan Bakırköy 11. Asliye Ceza Mahkemesi‘nin 07/03/2013 tarihli 2011/279 Esas ve 2013/139 Karar sayılı dosyası ile iş bu dava dosyası arasında mükerrerlik bulunmadığı anlaşılmakla, yargılamaya devamla davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yanlış değerlendirme ile davanın reddine karar verilmiş ise de; zamanaşımının olumsuz bir muhakeme şartı olarak kovuşturmaya engel olduğunun kabul edilmesi karşısında; Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, sanığa yüklenen "defter ve belge gizleme" suçunun Kanun‘daki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e. maddesinde öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımının, kesici son işlem olan sanığın sorgusunun yapıldığı "25/03/2012" tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun‘un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen asli dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi gereğince DÜŞMESİNE, 31/05/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.