11. Hukuk Dairesi 2013/15393 E. , 2013/23384 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Dinar Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 16.05.2013 tarih ve 2012/440-2013/186 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin halı ticareti ile uğraştığını, ...isimli kişinin çekle alışveriş yapmak istediğini belirterek davalı bankaya ait çeki verdiğini, banka şubesinin çekin sağlam olduğunu belirtmesi üzerine halılların kargo ile gönderildiğini, çek bankaya keşide tarihinde ibraz edildiğinde ise bu kez sahte olduğunun söylendiğini, ... hakkında dolandırıcılık ve evrakta sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı verildiğini, banka yetkililerinin her türlü cihazla sahtecilik incelemesi yapması gerekirken sathi inceleme yaptığını ileri sürerek, 25.400 TL"nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacıya çekin sağlam olduğuna dair garanti vermediğini, böyle bir yükümlülükleri bulunmadığını, davacının basiretli bir tacir gibi çekin sahte olup olmadığını incelemesi gerektiğini, sahteliğinin kırtasiyeden alınacak mor ışık yayan florosan ile tespit edilebileceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, çekin davacı tarafça bankaya ibraz edildiğine dair kaydın olmadığı, davacının şikayeti üzerine banka çalışanı hakkında takipsizlik kararı verildiği, dolandırıcılık ve sahtecilik eylemini yapanlar hakkında mahkumiyete hükmedildiği, zararın meydana gelmesinde davalı bankanın kusurunun ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 20.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.