MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)


Taraflar arasında görülen kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 21.03.2013 gün ve 330 esas, 1758 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
- KARAR -
Davacı vekili, 02.10.2000 tarihli üyelik sözleşmesine göre, müvekkilinin davalı kooperatife hiçbir borcu olmamasına rağmen, aidat borcunu ödemediğinden bahisle 03.11.2007 tarihli yönetim kurulu kararıyla kooperatiften ihraç edildiğini ileri sürerek, ihraç kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, üyelik sözleşmesinin geçerli olmadığını, ihraç kararının hukuka uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacıya gönderilen ihtarnamelerin gerçek borcu yansıtmaması nedeniyle ihtarnamelerin geçersiz olduğundan davanın kabulü ile ihraç kararının iptaline dair verilen karar davalı vekili tarafından temyiz istemi üzerine Dairemizin 21.03.2013 tarih ve 2013/330-2013/1758 E-K sayılı ilamıyla onanmıştır.
Bu kez, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava, davalı kooperatif tarafından verilen ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesi hükmü uyarınca, ortaklar hak ve yükümlülüklerde eşit konumda olduklarından, bu ilkenin dışına çıkılmak istendiği takdirde, bu hususun genel kurulda görüşülmeye açıkça sunulması veya genel kurulun yapılan uygulamayı açıkça benimsemiş olması gerekmektedir. Böyle bir karar alınmamışsa, ortağın (devam eden inşaatların finansmanına katılımı için) aidat yükümlülüğü devam edecek olup, somut olayda davacının peşin ödemeli ortak olmadığı konusu kesinleşmiş durumdadır. Ancak, yine yukarıda açıklanan eşitlik ilkesinin bir gereği olarak, davacının yaptığı sabit ödeme ile normal ödemelerini yapan diğer ortakların ödemelerinin denkleştirilmesi de gerekmektedir.
O halde mahkemece, davacı kooperatife normal ve eksiksiz ödeme yapan bir ortağın ödemeleri, ödeme yaptıkları tarihler itibariyle eskalasyona tabi tutularak, davacının peşin ödeme yaptığı tarihe kadar taşınmalı ve bu tarih itibariyle güncel değeri bulunmalı, bu değer ile davalının ödediği miktar arasında eşitliğin bulunup bulunmadığı belirlenmeli ve bundan sonra yapılan ödemelerinde nazara alınarak ihtarname tarihlerine göre davacının borcunun olup olmadığı belirlenerek ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden, belirtilen açıklamalara uygun olmayan ve hatalı eskalasyon hesabının yapıldığı yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması
doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekirken, sehven hükmün Dairemizce onandığı anlaşıldığından, yukarıda açıklanan nedenler karşısında, davalı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 21.03.2013 gün, 2013/330/3968 esas, 2013/1758 karar sayılı onama kararının kaldırılmasına ve hükmün davalı yararına BOZULMASINA, evvelce alınan onama harcı ile karar düzeltme harcının istek halinde iadesine, 11.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.