Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/4603
Karar No: 2017/10670
Karar Tarihi: 16.11.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/4603 Esas 2017/10670 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/4603 E.  ,  2017/10670 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiş, mahkemece, kesin olan kararın temyiz edilemeyceği gerekçesiyle temyiz dilekçesinin reddine ilişkin ek karar verilmiştir. Davacı vekilince ek kararın süresi içinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacılar vekili, müvekkillerinin murisinin, davalıya sigortalı aracın sürücüsü iken gerçekleşen kazada desteğin öldüğünü ve araçtaki 7 kişinin de yaralandığını, müvekkillerinin murisin desteğinden yoksun kaldığını iddia ederek davanın kabulü ile davanın belirsiz alacak davası olarak değerlendirilmesine, müvekkillerinin destekten yoksun kalma tazminat hak ve alacaklarının belirlenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili; zamanaşımı def"inde bulunarak davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiş, kesin olan kararlara karşı temyiz isteminde bulunulamayacağı gerekçesi ile temyiz talebinin reddine daire verilen ek karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak açılan davada, mahkemece davanın reddine dair verilen hüküm kesin nitelikte olmayıp temyizi kabil kararlardan olduğundan davacılar vekilinin temyizin kabulü ile ek kararın kaldırılmasına karar verildi.
    Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi;
    Davacılar vekilince destekten yoksun kalmaya dayalı maddi tazminat isteminde bulunulmuş, mahkemece; kazanın tek yönlü olduğu, davacıların ölen sürücünün desteğinden yoksun kalanlar olduğu, bu durumda ölen kişinin desteğinden yoksun kalanlar açısından zamanaşımı 2918 sayılı yasanın 109/2 fıkrasındaki uzamış ceza aşımı değil; 109/1.fıkrasındaki iki yıllık zamanaşımının söz konusu olacağı gerekçesi ile açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    BK"nın 60. maddesinde üç türlü zamanaşımı süresi öngörülmüş olup bunlar, zararın ve failin öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıl, her halde haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık ve olağan üstü nitelikteki ceza zamanaşımı süresidir.
    Buna karşılık, özel bir kanun hükmünün, özel olarak zamanaşımı süresi öngördüğü tehlike sorumluluklarında BK m. 60 uygulanmaz. 2918 sayılı ..."nın 109/I. maddesinde "Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar" hükmüne, yine aynı kanunun 109/II. maddesinde ise, "dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir" hükmüne yer verilmiştir.
    Aynı fiil bazen, hem sorumluluğu gerektiren hem de ceza kanunlarına göre cezayı gerektiren bir fiil olabilir. Bu fiile göre Ceza Kanununun daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörüldüğü hallerde, tazminat davasının daha önce zamanaşımına uğraması tutarlı bir çözüm oluşturmaz. Zira cezalandırma, müeyyide olarak tazminattan daha ağırdır. Bu sebeple, kanun koyucu uyum sağlamak amacıyla ceza davası için öngörülen zamanaşımı süresince tazminat davasının da devamını temin bakımından genel olarak BK 60/II (6098 sayılı TBK m. 72/I), özel olarak da ... 109/II. maddesinde düzenleme yapmıştır.
    Somut olayda kaza 12.09.2008 tarihinde gerçekleşmiş, davaya konu trafik kazası sonucunda davacıların desteği vefat etmiştir.
    Bir kişinin ölümüyle sonuçlanan söz konusu trafik kazası 5237 sayılı TCK"nın 85/1.maddesine göre cezayı gerektiren bir fiil niteliğindedir ve sürücü davacıların desteğinin vefat etmiş olması ve karşı aracın sürücüsü ile birlikte murisin de kusurlu olması sonuca etkili değildir. Yasa koyucunun amacı Karayolları Trafik Kanunu uyarınca tehlike sorumluluğunu doğuran olaylarda sorumlulara karşı daha uzun zamanaşımı süresi içerisinde yönelmeyi sağlamaktır.
    Buna göre eylem için kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK"nın 85/1 ve 66/1-d maddelerinde öngörülen ceza zamanaşımı süresi 15 yıl olup, bu zamanaşımı süresi dikkate alındığında dava tarihinde zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmaktadır. Bu hale göre zamanaşımı süresinin dolmadığı dikkate alınmak suretiyle işin esasına girilip, tarafların delilleri toplanıp, sonucuna göre bir karar vermek gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile ve yanılgılı gerekçe ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkemenin 29.12.2014 tarihli ek kararının kaldırılarak 23.10.2014 tarihli hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 16/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi