Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/7829 Esas 2016/9530 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/7829
Karar No: 2016/9530
Karar Tarihi: 22.06.2016

Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/7829 Esas 2016/9530 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bir şüpheli hırsızlık ve kamu malına zarar verme suçlarından soruşturma geçirirken, rapor alınmadan düzenlenen iddianamenin iadesine dair verilen kararın yerinde olduğuna hükmedildi. CMK'nın 170/3 ve 174/1 maddeleri bu kararda detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Kanun yararına bozma isteğine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbar yazısı yerinde görüldüğünden kabul edildi. CMK’nın 32. maddesi, şüphelinin Türk Ceza Kanunu’nun 32. maddesi kapsamında işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalıp azalmadığına ilişkin rapor alınması gerektiğini belirtmektedir.
17. Ceza Dairesi         2016/7829 E.  ,  2016/9530 K.

    "İçtihat Metni"


    Hırsızlık ve kamu malına zarar verme suçlarından şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda... Cumhuriyet Başsavcılığı"nca düzenlenen 11/01/2016 tarihli ve 2016/185 soruşturma, 2016/156 Esas, 2016/151 sayılı iddianamenin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 174. maddesine uygun bulunmadığından bahisle iadesine dair... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 18/01/2016 tarihli ve 2016/29 iddianame değerlendirme sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin ... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 22/01/2016 tarihli ve 2016/93 değişik iş sayılı kararını kapsayan kararına karşı Adalet Bakanlığı"nın 26/04/2016 tarih ve 94660652-105-32-2413-2016 sayılı Kanun Yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyasının Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 23/05/2016 tarih ve 2016/19933 sayılı ihbarnamesiyle dairemize gönderilmekle incelendi:

    MEZKUR İHBARNAMEDE:

    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 170/3. maddesinde iddianamede nelerin gösterileceği, aynı Kanun’un 174/1. maddesinde ise iddianamenin hangi hâllerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, soruşturma aşamasında şüphelinin Türk Ceza Kanunu’nun 32. maddesi kapsamında işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalıp azalmadığına ilişkin olarak rapor aldırılmamasının iddianamenin iadesi sebebi yapılamayacağı, kaldı ki Yargıtay 8. Ceza Dairesi"nin 24/11/2011 tarihli, 2011/10974 Esas ve 2011/13420 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, şüpheli hakkında soruşturma evresinde işlediği suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılamayacak durumda olup, davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli ölçüde azalmış olduğu ve 5237 sayılı Kanun"un 32/1. maddesinden istifade edebileceği yönünde rapor alınsa dahi, bu durumda olan kişiye ceza verilmeyeceğinin anılan fıkrada düzenlenmiş bulunması karşısında, akıl hastası olan şüpheli hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı"nca kovuşturmaya yer olmadığına karar verilemeyeceği, mahkemesince yapılacak yargılama sonucunda, suçun sabit olması halinde anılan madde kapsamında kaldığı anlaşılan sanık hakkında ceza verilmeyip, güvenlik tedbirine hükmedilmesi gerekeceği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumunda ihbar olunduğu anlaşılmış olmakla;

    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    Kanun yararına bozma isteğine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbar yazısı, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görüldüğünden kabulü ile sanık hakkında TCK"nın 32. maddesi kapsamında rapor aldırılmadan düzenlenen iddianamenin iadesine dair kararı yerinde bulan ... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 22.01.2006 gün ve 2016/93 D. İş sayılı itirazın reddi kararının CMK"nın 309/3, 4. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin yerinde tamamlanmasına, 22.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.