19. Hukuk Dairesi 2016/18586 E. , 2018/3678 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tük. Mah. Sıf.)
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacının, kredi kartından taksitli avans adı altında toplam 23.231.-TL tüketici kredisi kullandığını, dosya masrafı, taksitli avans ücreti, hızlı para hizmet bedeli adı altında toplamda 2.129,42.-TL’nin davacıdan haksız yere tahsil edildiğini, ... Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’nin 04.08.2014 tarih 2014/657 sayılı kararı ile davacıdan dosya masrafı ve işlem ücretleri adı altında kesilen 2.129,42.-TL"nin davacıya iadesine karar verildiğini belirterek, davacıdan yapılan kesinti tutarı olan 2.129,42.-TL’nin faiziyle birlikte davalı bankadan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıdan yapılan kesintilerin kanun, yönetmelik ve taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümlerine uygun olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacı banka ile davalı tüketici arasında imzalanan kredi kartı sözleşmesinin tek taraflı düzenlendiği, tüketicinin sözleşme içeriğine etki edemediği, davacıdan toplam 2.129,42.-TL ücret tahsil edildiği, ne sözleşmelerde ne de dosyaya sunulan belgelerde tahsil edilen bu tutarın zorunlu masraf olduğuna dair delil gösterilmediği gerekçesiyle davanın kabulü ile davacı tüketiciden kesilen toplam 2.129,42.-TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Tüketici Sorunları Hakem Heyeti"nin miktar itibariyle görev sınırı 04/08/2014 tarihi itibariyle 1.272,00 TL olduğundan davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunmaktadır.
Kredi kartı tüketicilere mal ya da hizmetleri edinme karşılığı nakit para taşımalarına gerek kalmaksızın ödeme yapabilme, nakde ihtiyaç duyulduğunda da ATM"ler kanalıyla para çekme imkanı vermektedir. Bu haliyle kredi kartı bir yönüyle ödeme aracı, diğer yönüyle de bir kredi aracı niteliğindedir. 5464 Sayılı Kanun’un 24/3. maddesine göre kartla mal veya hizmet satın alınmasında; kart hamilinin yaptığı işlemler nedeniyle, sözleşmede yer almayan faiz, komisyon veya masraf gibi adlar altında hiçbir şekil ve surette ödeme talep edilemez ve kart hamilinin hesabından kesinti yapılamaz. Somut olayda davacı kredi kartı ile taksitli avans çekimi dolayısıyla ödemek zorunda kaldığı dosya masrafı, taksitli avans ücreti ve hızlı para hizmet bedelinin iadesini istemiştir. Hemen belirtmek gerekir ki bankalar ticari kuruluşlar olup, amaçları kar elde etmektir. Bankalar tarafından tüketici kredilerinden herhangi bir zorunlu masraf ve gidere ilişkin bulunmayan kesintilerin iade edilmesi gerekmektedir. Ancak kredi kartı kullanmak suretiyle nakit avans çekilmesi halinde uygulanan dosya masrafı, taksitli avans ücreti ve hızlı para hizmet bedeli bu nitelikte bir ücret değildir. Tüketici nakte ihtiyaç duyduğunda bankaya gidip tüketici kredisi imzalamadan, emek ve mesai harcamadan, herhangi bir merasime gerek kalmadan kolaylıkla bu krediye ulaşmaktadır. Banka, kart kullanıcısına ATM"lerden 24 saat kredi kullanma olanağı sağlamıştır. Bu hizmet, bankanın ATM cihazlarında her zaman belli tutarda bir nakit para bulundurması ve ne zaman kullanılacağını bilmediği bu meblağın faizinden yararlanmaktan vazgeçmesinin karşılığıdır. Nitekim somut olayda uygulanma imkanı yok ise de 6502 Sayılı Kanun’a göre çıkarılan 03.10.2014 tarih 29138 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından hazırlanan “Finansal Tüketicilerden Alınacak Ücretlere İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”te ücret alınması mümkün olan EK-1 numaralı “Ürün ve Hizmet Sınıflandırması” listesinde kredi kartları ile ilgili olarak “Nakit Avans Çekim Ücreti” alınabileceği belirtilmiştir.
Kural olarak herkes dilediği şartlarda sözleşme yapmakta serbest olduğu gibi istemediği bir sözleşmeyi sürdürmek zorunda da değildir. 5464 Sayılı Yasa’nın 25/2. maddesine göre tüketici sözleşmeyi feshetmeyip kartı kullanmaya devam ettiğine göre "ahde vefa" ilkesi uyarınca sözleşmeye uymak zorundadır. Bu nedenle 5464 Sayılı Kredi Kartları Kanunu’na göre vermiş olduğu hizmetlerin belirlenerek alacağı ücret tutarına göre hesaplama yapılması gerekirken eksik inceleme ile düzenlenen bilirkişi raporuna göre karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 28/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.