Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2017/805
Karar No: 2018/364

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2017/805 Esas 2018/364 Karar Sayılı İlamı

Ceza Genel Kurulu         2017/805 E.  ,  2018/364 K.

    "İçtihat Metni"


    Kararı veren
    Yargıtay Dairesi : 11. Ceza Dairesi
    Mahkemesi :Ağır Ceza
    Sayısı : 126-166

    Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve .... hakkında kamu görevlisinin resmî belgede sahteciliği suçundan açılan kamu davasında yapılan yargılama sırasında, sanıklar ... ve ....’ın eylemlerinin görevi ihmal suçunu oluşturduğundan bahisle açılan davanın zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına, sanıklar ..., ... ve ... hakkında açılan davanın reddine, sanıklar ..., ... ve ...’ın ise beraatlerine ilişkin (Kapatılan) Üsküdar 2. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 25.10.2011 tarihli ve 170-590 sayılı hükümlerin, şikâyetçi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesince 05.02.2014 tarih ve 18217-1818 sayı ile;
    "Şikayetçi adına vekilinin yargılama sırasındaki katılma talebinin karara bağlanamaması karşısında 5271 sayılı CMK’nun 237/2. maddesi uyarınca kamu davasına müdahale hakkı bulunan şikayetçinin davaya katılan, Av. ..."in de katılan vekili olarak kabulüne oybirliğiyle karar verilip, dosya incelenerek gereği görüşüldü:
    Suç tarihinde gümrük ambar memuru olarak görev yapan sanıklar ... ve ..."ın beyannamelere konu ambar çıkış kontrol fişlerini sahte olarak düzenlemek suretiyle suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nun 204/2. maddesinde tanımlanan "kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği" suçunu işledikleri, memur olmayan diğer sanıkların ise bu suça "iştirak" ettikleri iddia olunarak dava açılmış olması karşısında; memur olan sanıklar ... ve ... açısından 4483 sayılı Yasa hükümleri uyarınca dava şartı olarak "soruşturma izni" alınması ve sanıkların hukuki durumlarının buna göre değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi" isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
    Yerel mahkeme ise 21.05.2014 tarih ve 126-166 sayı ile önceki kararında direnmiştir.
    Direnme kararına konu hükümlerin de katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02.05.2016 tarihli ve 272600 sayılı "bozma" istekli tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca 07.12.2016 tarih ve 718-1040 sayı ile; 6763 sayılı Kanun"un 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 10. madde uyarınca kararına direnilen daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 11. Ceza Dairesince 11.05.2017 tarih ve 156-3657 sayı ile, direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    Sanık ... hakkında kamu görevlisinin resmî belgede sahteciliği suçundan açılan kamu davasının ölüm nedeniyle düşmesine dair hüküm temyiz edilmeksizin kesinleşmiş olup direnmenin kapsamına göre inceleme, sanıklar ... ve .... hakkında zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırma, sanıklar ..., ... ve ... hakkında ret, sanıklar ..., ... ve ... hakkında ise beraat şeklinde kurulan hükümlerle sınırlı olarak yapılmıştır.
    Özel Daire ile yerel mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanıklara atılı kamu görevlisinin resmî belgede sahteciliği suçunun sübutu bakımından eksik araştırma ile hüküm kurulup kurulmadığının belirlenmesine ilişkin ise de; Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 27. maddesi uyarınca öncelikle, aleyhe olan bozma kararına karşı sanıklardan ..., ..., ... ve ..."ın beyanı alınmadan direnme kararı verilip verilemeyeceğinin değerlendirilmesi gerekmektedir.
    İncelenen dosya kapsamından;
    Yerel mahkemece, bozmadan sonra yapılan yargılamada sanıklar ve müdafilerine bozma kararı ve duruşma günü davetiyesinin tebliğe çıkarıldığı, sanıklardan ..., ..., ... ve ...’a çıkarılan tebligatların iade edilmesi üzerine başkaca herhangi bir araştırma ve tebligat yapılmadan yokluklarında yargılamaya devam edilerek, hazır bulunan diğer sanıklar ..., ...., ... ve ...’ın ve sanıklar .... ile ... müdafisinin dinlenilmesi ile yetinilip, sanıklar ..., ..., ... ve ...’dan aleyhe bozmaya karşı diyecekleri sorulmadan önceki hükümlerde direnilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
    1412 sayılı CMUK"un 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca karar tarihi itibarıyla uygulanması gereken 326/2. maddesine göre, hükmün aleyhe bozulması hâlinde davaya yeniden bakacak mahkemece, sanıktan bozmaya karşı diyeceğinin sorulması zorunlu olup müdafinin dinlenilmesi ile de yetinilemez. Aynı kurala 5271 sayılı CMK"nın 307/2. maddesinde de yer verilmiş olup anılan bu kanun hükümleri uyarınca sanığa, bozmada belirtilen ve aleyhinde sonuç doğurabilecek olan hususlarda beyanda bulunma, kendisini savunma ve bu konudaki delillerini sunma imkânı tanınmalıdır. Bu düzenleme, savunma hakkının sınırlanamayacağı ilkesine dayandığından, uyulmasında zorunluluk bulunan emredici kurallardandır.
    Bu zorunluluk beraat hükmünde direnilmesi hâlinde de geçerlidir. Zira Ceza Genel Kurulunca yapılacak inceleme sonucunda Özel Dairenin aleyhe bozması isabetli bulunup yerel mahkeme hükmünün bozulması mümkündür. 1412 sayılı CMUK"un 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca karar tarihi itibarıyla uygulanması gereken 326/3. maddesine göre ısrar üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunca verilen kararlara uymak mecburidir. Bu durumda sanıktan aleyhe bozmaya karşı diyeceği sorulmadan beraat hükmünde direnilebileceğinin kabulü savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğurabilecektir. Savunma hakkı sanığın en önemli hakkı olup bu hakkın sınırlanması 1412 sayılı CMUK"un 308/8. maddesi uyarınca mutlak bozma nedenidir. Nitekim Ceza Genel Kurulunun duraksamasız uygulamaları da ısrar edilen önceki hüküm beraat dahi olsa sanıktan aleyhe bozmaya karşı diyecekleri sorulmadan direnme kararı verilemeyeceği yönündedir.
    Bu itibarla, yerel mahkemece verilen direnme kararına konu hükümlerin, aleyhe olan bozmaya karşı sanıklar ..., ..., ... ve ...’ın beyanı alınmadan yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması isabetsizliğinden, direnmeye konu tüm sanıklar yönünden sair yönleri incelenmeksizin bozulmasına karar verilmelidir.
    SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    1- İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.05.2014 tarihli ve 126-166 sayılı direnme kararına konu hükümlerinin, aleyhe olan bozmaya karşı sanıklar ..., ..., ... ve ...’ın beyanı alınmadan yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması isabetsizliğinden direnmeye konu tüm sanıklar yönünden sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA,
    2- Dosyanın, mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 18.09.2018 tarihinde yapılan müzakerede oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi