23. Hukuk Dairesi 2013/4910 E. , 2013/7890 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen kayıt kabul davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 26.03.2013 tarih ve 2013/1258 Esas, 2013/1891 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkili tarafından davalı şirkete verilen ancak henüz kendisine iade edilmeyen, ibraz edildiğinde ödemek zorunda kalacağı toplam 533 adet çek yaprağından dolayı yasal olarak müvekkilinin sorumlu olduğu toplam 263.500,00 TL çek yükümlülüğü tutarının, iflas eden davalının iflas masasına kaydı için yaptıkları başvurunun çeklerin iflas tarihine göre zamanaşımına uğradığı ve iflas tarihinden sonra çeklerin düzenlenmesinin de mümkün olmadığı gerekçesiyle reddedildiğini, oysa alacağın taliki şarta bağlı alacak olarak 4. sıraya kaydının gerektiğini, bankaların karşılıksız çeklerden dolayı yükümlülüklerinde genel hükümlere tabi olduğunu ve bu sorumluluğun BK"nın 125. maddesi uyarınca 10 yıl devam ettiğini, ibraz edilmeyen çeklerin yaprak başına ödeme sorumluluğunun 6 aylık zamanaşımına tabi olduğundan bahisle kayıt kabul talebinin reddinin doğru olmadığı nı, riskin devam ettiğini ileri sürerek, bu alacağın masaya kayıt ve kabulünü talep ve dava etmiştir.
Davalı iflas idare memuru, masaya kayıt talebine esas çeklerin henüz davacı bankaya ibraz edilmediğinden herhangi bir ödeme yükümlülüğünün de doğmadığını, bu nedenle çekler yönünden 6 aylık zamanaşımı sürelerinin de iflas tarihinden evvel dolduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, taraflar arasında genel kredi ve gayrinakdi kredi sözleşmelerine binaen vadesiz ticari mevduat cari hesabı üzerinden davalıya verilen ve bankaya teslim edilmeyen çek yapraklarından 553 adedi yönünden davacı bankanın çek sorumluluğunun şarta bağlı alacak olarak kabulü gerektiği belirtilerek, davanın kabulüne dair verilen karar davalı müflis şirket iflas idare memurunun temyiz istemi üzerine Dairemizin 26.03.2013 tarih ve 2013/1258 Esas, 2013/1891 Karar sayılı ilamıyla bozulmuştur.
Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
5941 sayılı Çek Kanunu"nun 3/3 ncü maddesi uyarınca çekin karşılıksız olması halinde banka; süresinde ibraz edilen her çek yaprağı için Kanun"la belirlenen miktarı ödemekle yükümlüdür.
Çek ibrazında ödenmek üzere düzenlenir, çekte vade olmaz, çekte keşide tarihinden başka bir tarih varsa bu çek geçersiz olacaktır. Ancak 5941 sayılı Yasaya 6273 sayılı Yasa ile eklenen geçici 3. maddesine göre 31.12.2017 tarihine kadar çekin yazılı tarihten önce ibrazı geçersizdir. Bu geçici madde yürürlüğe girdikten sonra hukukumuzda çekin vadeli olarak düzenlenmesine izin verilmiştir.
5941 sayılı Yasa"nın geçici 1/3. maddesi "Bankaların müşterilerine verdikleri eski çek defterleri ile ilgli olarak 3167 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanmasına devam olunur hükmü mevcuttur.
5941 sayılı Yasa"nın 3/3, geçici 1/3 ve geçici 3. maddesi nazara alındığında bankanın gerek 3167 sayılı Yasa"nın gerekse 5941 sayılı Yasa"nın hükümlerine uygun olarak müşterilerine verdiği çekler vadeli olarak düzenlenebilecek ve ibrazı halinde bankaca karşılıksız işlemine tabi tutularak Kanun"da belirlenen miktar çek hamiline ödenecektir. Bu durumda çek zamanaşımından veya müflis şirketin çek keşide edemeyeceğinden bahsedilemeyecektir.
Bu nedenlerle bankanın, iade edilmeyen çek yapraklarından dolayı 5941 sayılı Yasa"nın 3/3. maddesi uyarınca riski mevcuttur.
İİK197. maddesi "Alacaklı takibi bir şarta veya gayri muayyen bir vadeye muallak bulunan alacağını da kaydettirebilir. Fakat hissesini şartın tahakkukunda veya vadenin hulülünde alır" hükmünü içermektedir.
Banka borçluya verdiği çek karnesinde mevcut çek yapraklarının ileride ibrazı halinde ödemekte yükümlü olduğu miktarı ödemek zorunda olduğundan İİK"nın 197. maddesi uyarınca çek yaprakları riskinden doğan alacağını iflas masasına yazdırabilecektir.
Bu nedenle mahkeme hükmünün onanması gerekirken bozulmasına karar verilmesi doğru olmadığından davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 26.03.2013 tarih ve 2013/1258 Esas, 2013/1891 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılarak, usul ve kanuna uygun bulunan mahkeme kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı gerekçeyle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 26.03.2013 tarih ve 2013/1258 Esas 2013/1891 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılarak kararın açıklanan gerekçeyle ONANMASINA, davalıdan evvelce alınması gereken onama harcı peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, davacıdan alınan karar düzeltme harcının istek halinde iadesine, 10.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.