10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/1972 Karar No: 2016/3889 Karar Tarihi: 22.03.2016
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/1972 Esas 2016/3889 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/1972 E. , 2016/3889 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde isteğin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır. Eldeki dosyada, davacılar murisinin 01.06.1999-02.09.2008 tarihleri arasındaki hizmetlerinin tespiti istemli açmış olduğu davada mahkemece, murisin 01.06.1999- 01.05.2004 tarihleri arası davalı işyerinde hizmet akdiyle asgari ücret üzerinden çalıştığının tespitine, 01.05.2004 - 02.09.2008 tarihleri arası dönem itibariyle açılan davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Mahkeme hükmü eksik incelemeye dayalıdır. Öncelikle 6100 sayılı HMK"nın "Hakimin Davayı Aydınlatma Ödevi" başlıklı 31. maddesi kapsamında, davacının mirasçılarından murislerinin 06.03.2002 ve 04.03.2004 Kuruma veriliş tarihli sosyal güvenlik destek primine tabi olarak çalışacağına dair dilekçeleri gözetilerek talepleri açıklattırılarak elde edilecek sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı ........"ye iadesine, 22.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.