22. Hukuk Dairesi 2017/44139 E. , 2017/30521 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Mahkemece yapılan ilk yargılama sonunda, 28/01/2014 tarihli 2012/121 esas- 2014/44 karar sayılı ilam ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine yapılan inceleme sonucunda Dairemizin; 27.01.2016 tarihli ve 2014/29961 esas 2016/2164 karar sayılı bozma ilamı ile “Mahkemece, kıdem tazminatına fesih tarihine dört aylık sürenin eklenmesi ile bulunan tarihten itibaren faize hükmedilmesi gerekirken fesih tarihinden itibaren faize karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesi ile mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizin; 27.01.2016 tarihli ve 2014/29961 esas 2016/2164 karar sayılı bozma ilamının 2. bendinin, maddi hataya dayalı olarak oluşturulduğu anlaşılmaktadır.
Ayrıca belirtmek gerekir ki, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 04.02.1959 tarihli ve 1957/13 esas, 1959 karar ve 09.05.1960 tarihli 1960/21 esas, 1960/9 karar sayılı kararlarında açıklandığı üzere Yargıtayca maddi hata sonucunda verilen bir karara Mahkemece uyulsa dahi usuli kazanılmış hak oluşmaz.
Bu sebeple Dairemizin; 27.01.2016 tarihli ve 2014/29961 esas 2016/2164 karar sayılı bozma ilamının 2. bendinin ortadan kaldırılmasına karar verildi.
Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı işçi, davalı işyerinde haber kameramanı olarak çalıştığını, işe iade davası sonucunda işe iadesine, boşta geçen süre ücreti ve işe başlatmama tazminatının davalıdan tahsiline karar verildiğini, yasal süre içinde işe başlamak için başvurduğunu, işe başlamak için işyerine gittiğinde gerekli olmayan evrakların tamamlanmasının kendisinden istenildiğini, getirilmediği takdirde işe başlatılmayacağının söylendiğini, akşam 18.00"a kadar beklemesine rağmen kendisine iş verilmediğini, bunun üzerine ertesi gün ihtarname ile davalının işe başlatma iradesinin samimi olmadığını bu nedenle alacaklarını talep ettiğini işverene bildirdiğini,davalının ise devamsızlık nedeni ile iş sözleşmesini haklı olamyan sebeple feshettiğini, işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücretine ilişkin icra takibi yaptığını ancak davalının itiraz edip takibi durduğunu belirterek itirazların iptali ile takiplerin devamını ve kıdem tazminatı ile yıllık izin ücretinin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı işveren vekili, davacının bildirilen günde iş başı yaptığını ancak işe gelir gelmez huzursuzluk çıkardığını, işe başlama konusunda samimi olmadığını, işe gelmemesi sebebiyle iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Kıdem tazminatı için faiz başlangıcı, işçinin işe başlatmama yoluyla gerçekleşen fesih tarihi olmalıdır. Geçersiz sayılan fesih tarihinden faiz yürütülmesi doğru olmaz.
Somut olayda; işe iade davası sonrasında işçinin süresi içinde başvurusuna rağmen işverence işe başlatılmadığı tarih fesih tarihi olmakla, kıdem tazminatı bakımından faiz başlangıcı da, işçinin işe alınmayacağının açıklandığı tarih ya da bir aylık işe başlatma süresinin sonudur. Davacının işe başlama yönündeki talebinin tarihi 07.12.2011 olup; 1 aylık süre içinde kendisine cevap verilmediğinden fesih tarihi 07.01.2012 olması gerekirken maddi hataya dayanan bozma ilamı doğrultusunda kıdem tazminatı faiz başlangıç tarihinin 20/08/2009 belirlenmesi hatalıdır.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/8. maddesi uyarınca hükmün aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
Sonuç:
Temyiz konusu kararın hüküm fıkrasında yer alan “Kıdem tazminatı talebinin KABULÜ İLE, 2.045,62 TL alacağın 20/08/2009 tarihinden itibaren işletilecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan TAHSİLİ ile davacıya ÖDENMESİNE,” rakam ve sözcüklerinin silinerek yerine “Kıdem tazminatı talebinin KABULÜ İLE, 2.045,62 TL alacağın 07.01.2012 tarihinden itibaren işletilecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan TAHSİLİ ile davacıya ÖDENMESİNE,” rakam ve sözcüklerinin yazılarak hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde ilgiliye iadesine 21.12.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.