13. Ceza Dairesi Esas No: 2015/7411 Karar No: 2016/8982 Karar Tarihi: 16.05.2016
Hırsızlık - başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2015/7411 Esas 2016/8982 Karar Sayılı İlamı
13. Ceza Dairesi 2015/7411 E. , 2016/8982 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Hırsızlık suçunda ceza hesaplanırken TCK"nın 35/2 maddesi uyarınca indirim yapılması sırasında hesap hatası nedeniyle sonuç cezanın "1 yıl" yerine "3 yıl" olarak fazla ceza tayini, 2-Sanığın soruşturma aşamasında ..."a ait kimlik bilgileriyle tutuklandıktan sonra cezaevine götürülürken gerçek kimliğini beyan ederek etkin pişmanlık gösterdiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK"nın 269/2. maddesi uygulanarak cezasından indirim yapılması gerektiğinin düşünülmemesi, 3- Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmememesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısı ve üst Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 16.05.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.