Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/2625 Esas 2020/2879 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2625
Karar No: 2020/2879
Karar Tarihi: 17.09.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/2625 Esas 2020/2879 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Aslı Hukuk Mahkemesi'nde görülen asıl ve birleşen davada, davacı müvekkil ile davalı şirket arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğu ve dava dışı işçilerin müvekkil aleyhine açtığı işçilik alacaklarının dava sonucunda işçi lehine sonuçlandığı belirtilmiştir. Müvekkil tarafından yapılan ödemenin sözleşme hükümlerine göre davalının sorumlu olduğu belirtilerek ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir. Davalı ise iddia edilen alacağın zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Temyiz eden davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmeyerek kararın onanmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: Hizmet alım sözleşmesi ilişkisinde davalının sorumluluğu ve zamanaşımı süresi hükümleri belirlenmemiştir.
23. Hukuk Dairesi         2017/2625 E.  ,  2020/2879 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Asıl ve birleşen davada davacı vekili; müvekkili ile davalı şirket arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme kapsamında davalı tarafından çalıştırılan dava dışı işçilerinin müvekkili aleyhine açtığı işçilik alacakları ile ilgili davanın işçi lehine sonuçlandığını ve bu kapsamda müvekkili tarafından dava dışı işçiye icra takibi sonucunda ödeme yapıldığını, yapılan bu ödemeden sözleşme hükümlerine göre davalının sorumlu olduğunu, müvekkili tarafından ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Asıl ve birleşen davada davalı vekili, işçinin ücretlerinden davacının sorumlu olduğunu, alacağın zamanaşımına uğradığının savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşmeye göre davalının kıdem tazminatından kendi dönemiyle sorumlu olacağı, ihbar tazminatı ve yıllık izin genel ücreti alacağı gibi diğer işçilik alacaklarının tamamından son yüklenicinin sorumlu olacağı gerekçesiyle davalının sorumluluğunu belirleyen bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, asıl ve birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, temyiz edenin sıfatına göre asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 17.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.