Tehdit - hakaret - yaralama - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/45000 Esas 2017/14155 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/45000
Karar No: 2017/14155
Karar Tarihi: 04.12.2017

Tehdit - hakaret - yaralama - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/45000 Esas 2017/14155 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2015/45000 E.  ,  2017/14155 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, hakaret, yaralama
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat

    KARAR
    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-) Sanık ...’a yüklenen yaralama ve hakaret suçlarının yasa maddelerinde öngörülen cezalarının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK"nın 66/e. maddesinde belirlenen 8 yıllık dava zamanaşımının, zamanaşımını kesen son işlem olan sanığın sorgusunun yapıldığı 07.10.2009 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan ...’ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmekle sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 saylıı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta anılan Yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkında yaralama ve hakaret suçlarından açılan kamu davalarının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle, 5237 sayılı TCK"nın 66/e ve CMK"nın 223. maddeleri gözetilerek DÜŞÜRÜLMESİNE,
    2-) Sanık ... hakkında hakaret, yaralama ve tehdit suçlarından kurulan hükümlerin temyizine gelince;
    Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    a) Sanık savunmaları ve tüm dosya kapsamı göz önüne alındığında, olay öncesinde ...’ın, sanık ...’ın gıyabında “hırsız” şeklinde beyanlarda bulunduğu, olay günü de tarafların karşılıklı birbirlerini darp ettiği yönünde bilgilerine başvurulan Ömer Güngör ve Osman Arslan isimli şahıslar tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılıp yöntemince dinlenilmeden, bu şahısların anlatımlarına neden itibar edilmediği açıklanıp tartışılmadan, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi ile tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek sanık hakkında yaralama ve tehdit suçları yönünden TCK"nın 29, hakaret suçu yönünden de aynı Kanunun 129. maddesinde düzenlenmiş olan haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılması gerekirken, eksik kovuşturma ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hükümler kurulması,
    b) Seçimlik ceza öngören tehdit suçunda adli para cezası tercih edilmesine rağmen, hakaret suçunda hapis cezası tercih edilmesi ve yaralama suçundan kurulan hükümde verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmemesi suretiyle hükümlerde gerekçesiz bir şekilde çelişki oluşturulması,
    c) Sanık ...’ın fiilen saldırıda kullanmaya elverişli olan ve bu nedenle TCK"nın 6. maddesine göre silah sayılan “şemsiye” ile ...’a vurduğunun anlaşılması karşısında, aynı Kanunun 86/3-e maddesi uyarınca artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04.12.2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.