Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık ... müdafii ve sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:........ Tuğla Mad. Yapı Madenleri Tic. Ltd. Şti. isimli şirketi kurmaya karar verdikleri, sermaye olarak katılanın .... ilçesinde bulunan ve kendisi tarafından işletilen tuğla fabrikasının koyduğu, sanık ...’in de bu şirketin %25 hissesi için katılana 201.000 TL parayı peyder pey ödediği, daha sonra şirketin diğer %25 hissesini satın almak için .... İnş. Gıda. Tic. San. Ltd. Şti.ne sanık ... tarafından tanzim edilen Şekerbank.... Şubesi nezdindeki çekleri verdiği, sanık ... ile ...’ın aralarında danışıklı olarak, sanık ...’in 18.07.2006 tanzim tarihli 250.000 TL bedelli bonoyu sanık ...’a kendisi adına ve Uzunoğlu.... Şti."ni de kefil göstererek verdiği ve.... Ltd. Şti. aleyhine sanık ... tarafından yapılan icra takibi sonucu fabrikanın satışının sağlanarak katılanın üzerinden alınıp dolandırıldığının iddia edildiği olayda, dosya kapsamında toplanan delillere göre anık ..."ın şirket aleyhine icra takibi başlatırken ödeme emrinde şirket adresini diğer sanık ..."in adresi ile aynı adres olarak göstererek, bu adrese gelen ödeme emrinin şirket işçisi .... tarafından teslim alınmasını sağlayıp icra takibinin kesinleşmesini sağladığı, ayrıca bozma sonrası alınan bilirkişi raporunda bahse konu şirketin muhasebe kayıtlarında sanık ... tarafından verildiği iddia edilen 350.000 TL bedelli bir kayda rastlanmadığı, ayrıca böyle bir para çıkışının sanık ..."ın banka kayıtlarında da bulunmadığı, sanıkların adı geçen şirkete böyle bir para aktarımı nedeniyle suça konu senedin verildiğini ispatlayamadıkları, ayrıca sanık ..."in suça konu senedi düzenlerken adı geçen şirket adına tek başına kefil olarak imza atma yetkisi olmadığı halde, tek başına imzalayarak şirketi temsil yetkisini kötüye kullandığının .... Ticaret Mahkemesi"nin 2006/511 Esas ve 2011/415 Karar sayılı kararıyla sabit olduğu, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde sanıkların dolandırıcılık kastıyla hareket ederek katılana ait olup kurulan ortaklık nedeniyle şirkete devri yapılan fabrikanın satışını sağladıkları ve üzerlerine atılı suçu işlediklerinin sabit olduğuna ilişkin mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık İbrahi Şahin müdafiinin, atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığına, yargılamanın genişletilmesi talebinin kabul edilmediğine ilişkin temyiz itirazları ile sanık ..."ın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 13/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.