Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/6985
Karar No: 2013/23264
Karar Tarihi: 19.12.2013

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2013/6985 Esas 2013/23264 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2013/6985 E.  ,  2013/23264 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada İzmir 7. Sulh Hukuk Mahkemesi’nce verilen 12.03.2013 tarih ve 2011/678-2013/199 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, müvekkilleri ile dava dışı ...arasında 23.09.1999 başlangıç tarihli kira sözleşmesi olduğunu, kiracıya gönderilen 03.09.2010 tarihli ihtarnamenin aynı gün saat 16.32.05"de P.T.T. idaresince kabul edilip, 07.09.2010 tarihinde dağıtıcıya verildiğini, muhatabına 14.09.2010 tarihinde ulaştırıldığını, kira bedelinin tespiti istemiyle açılan İzmir 11. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2010/1126 Esas sayılı davasının yargılaması sonunda kira dönem başlangıcından en az 15 gün önce ihtarname çekilmediğinden bahisle kira bedelinin 23.09.2011 tarihinden itibaren aylık brüt bedelinin 1.300,00 TL olarak tespitine karar verildiğini, davalının ihtarnameyi geç tebliğ etmesi nedeniyle müvekkilinin 6.000,00 TL kira kaybına uğradığını, muhatabın adresinin davalı şubesine çok yakın olduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydıyla 4.134,75 TL maddi zararın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, ihtarnamenin müvekkiline teslim edildiği 03.09.2010 tarihinin cuma gününe tekabül ettiğini, posta gönderilerinin en geç saat 16.00"da şubeden alındığını, araya hafta sonu tatili girip bayram haftası yoğunluğunun da olması nedeniyle 14.09.2010 tarihinde tebligat yapıldığını, tebligatın en geç 5 gün içinde ulaştırılması gerektiğine ilişkin davacı iddialarının kötü niyeti gösterdiğini savunarak, haksız ve dayanaksız açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller göre, idari yargının görevli olduğu, HMK"nın 114. maddesine göre yargı yolu dava şartlarından olup, aynı Yasanın 115. maddesine göre dava şartları yargılamanın her aşamasında nazara alınması gereken hususlardan olduğu gerekçesiyle, yargı yolu yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
    Dava, davacılar tarafından dava dışı kiracıya gönderilen ihtarnamenin geç tesliminden kaynaklanan zararın tazminine ilişkindir. Davalı genel müdürlük 23/05/2013 tarihli ve 28655 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 09/05/2013 tarihli ve 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanununun 21. maddesi gereğince kamu tüzel kişiliği sona erdirilerek anonim şirkete dönüştürülmüştür. Bu durumda idari yargıda davanın görülmesi imkanı bulunmadığı gibi, önceki yürürlükte bulunan hükümler itibariyle, 233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname"ye ekli cetvelde Kamu İktisadi Kuruluşları arasında yer alan davalı PTT, aynı Kararname"nin 2/3. maddesi gereğince sermayesinin tamamı devlete ait olup tekel niteliğindeki mal ve hizmetleri kamu yararı gözeterek üretmek ve pazarlamak üzere kurulan ve gördüğü bu kamu hizmeti dolayısıyla ürettiği mal ve hizmetler imtiyaz sayılan Kamu İktisadi Teşebbüsü olarak tanımlanmıştır. Ayrıca 22 Şubat 2000 tarih ve 23972 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren Ana Statüde de PTT"nin Kanun Hükmünde Kararname ve Ana Statü hükümleri saklı kalmak üzere özel hukuk hükümlerine tabi bulunduğu belirtilmiştir. Bu durumda, davalı eylemlerinin diğer özel hukuk tüzel kişilerinde olduğu gibi, özel hukuk hükümlerine tabi olduğu gözetilerek uyuşmazlığın çözüm yerinin idari yargı değil, adli yargı olduğunun kabulüyle işin esasına girilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın usulden reddine karar verilmesi doğru olmamış, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, kararın davacılar yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ :Yukarıda açıklanan sebeplerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, kararın davacılar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz eden davacılara iadesine, 19.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi