15. Ceza Dairesi 2018/1029 E. , 2018/9476 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, banka ve kredi kartının kötüye kullanılması
HÜKÜM : 1-TCK"nın 158/1-h, 168/2, 62, 52/2 ve 51/1-3 maddeleri gereğince mahkumiyet
2-TCK"nın 245/1, 168/2, 62, 52/2 ve 51/1-3 maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanığın nitelikli dolandırıcılık ve banka ve kredi kartının kötüye kullanılması suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ..."in,.... eknoloji Elektrik Dış Tic. ve Ltd. Şti"nin sahibi ve yetkilisi, temyiz dışı ..."ın da şirket çalışanı olduğu, sanık ve çalışanı .... "in katılanın kullandığı.... nolu cep telefonuna "Tebrikler, değerli müşterimiz digital fotoğraf makinası MP........ içerikli mesaj attıkları, katılanın telefonuna gelen bu mesajı okuduktan sonra hediye kazandığını düşünerek, mesajda bildirilen söz konusu şirkete ait telefonu aradığı, .... "in telefona çıkarak katılana hediye kazandığını belirtip, katılanı kandırmak ve ikna etmek için görüşmenin kayıt altına alındığını, kartından herhangi bir harcama yapılmayacağını, yalnızca kredi kartı kullanıcısı olup olmadığını öğrenmeleri için bu bilgileri istediğini söyleyerek aldattığı katılandan kredi kartının ön yüzünde bulunan numarayı aldığı, 06/07/2011 tarihinde katılanın iş yeri adresine gelen kargoyu açtığında, içinde bir adet MP5 cihazı ve elektrik tasarruf cihazı, bunların yanında da sanıkların sahibi ve çalışanı olduğu şirket tarafından kesilmiş 259 TL bedelli bir fatura ve müştekiye ait kredi kartından sanal alışveriş yapıldığına dair bir slip olduğunu görmesi üzerine şikayetçi olduğu şeklindeki olayda;
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin, sair temyiz itirazlarının reddine; ancak,
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun önceki bozma ilamı sonrasında verilen 10.04.2018 tarih ve 2014/8-412, 2018/160 sayılı kararında açıklandığı üzere; TCK"nın 245. maddesinde düzenlenen banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçunun yasadaki düzenleniş şekli göz önüne alındığında bileşik suç olarak düzenlenmediği, banka veya kredi kartının hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi durumunda oluşabilecek hırsızlık, yağma, güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık gibi suçlar ile banka veya kredi kartlarını kötüye kullanma suçu arasında gerçek içtima kuralı uygulanarak failin her bir suçtan ayrı ayrı cezalandırılabileceği, yasa maddesinde geçen “her ne surette olursa olsun” ifadesi banka veya kredi kartlarının sadece hukuka uygun yollardan ele geçirilmesini kapsadığı, bunun sonucu olarak somut olay incelendiğinde; sanığın, katılanın rızası dahilinde fiili bir kart olmaksızın ele geçirdiği kart bilgilerini rızası dışında kullanmak suretiyle harcama yapması şeklindeki eyleminin kül halinde TCK"nın 245/1. maddesinde düzenlenen banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılması suçunu oluşturduğu gözetilmeden, nitelikli dolandırıcılık ve banka ve kredi kartının kötüye kullanılması suçlarından yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Bozmadan sonra yapılan yargılama aşamasında dosyaya vekaletname sunarak sanık müdafiiliği görevini üstlenen Av. ..."ın, CMK"nın 231. maddesinin sanık hakkında uygulanmasına rıza göstermediğine yönelik herhangi bir beyanı bulunmadığı halde, suç tarihinde sabıkasız olup, katılanın zararını gideren ve ileride bir daha suç işlemeyeceği hususunda kanaat oluşması nedeniyle hakkındaki hapis cezaları ertelenen sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12/12/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.