11. Hukuk Dairesi 2013/8375 E. , 2013/23250 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 33. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04/12/2012 tarih ve 2011/272-2012/262 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkillerine elektronik posta yoluyla ulaşan şikayetler ve yaptıkları araştırmalar sonucunda, davalı şirket çalışanlarının müvekkilinin adını kullanarak Merter ve ... Şubelerinde alış veriş yapan müşterilerle anket yaptıklarını, bu müşterileri kısa süre sonra arayarak "Biz Real"den arıyoruz, tatil kazandınız." dediklerini, kendi belirledikleri bir yere çağırarak tanıtım adı altında müşterilere baskı uygulayarak senet imzalattıklarını ve kredi kartlarından yüksek miktarlarda para çekerek bu müşterileri dolandırdıklarını, haksız kazanç elde etmek için müvekkili firma adının güvenilirliğini, tanınmışlığını ve saygınlığını haksız rekabete yol açacak şekilde kullandıklarını ileri sürerek, davalının haksız rekabette bulunduğunun tespitine, haksız rekabetin men"ine, ref"ine ve hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın geçersiz belgelere dayandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının davacıya ait AVM"lerin içinde alan kiralayarak burada kendi iştigal konusu ile ilgili faaliyetlerde bulunduğunu, dinlenen tanık beyanlarında davalının çalışanlarının davacının iddia ettiği şekilde açıkça davacı firmanın ismini kullanarak tanıtım ve reklam yaptığı, çalışanları üzerinde davacıyı çağrıştıran isim, ünvan, marka ya da lego bulunduğu hususunun açık ve kesin bir şekilde belirtilmediği, davacının iddialarının isimsiz, soyut hususlar içeren, bu kapsamda delil niteliği olmayan e-posta kayıtlarından ibaret olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, haksız rekabetin tespiti, men"i ve ref"i talebine ilişkindir. Mülga 6762 sayılı TTK"nın 56. maddesi uyarınca haksız rekabet, aldatıcı hareket veya hüsnüniyet kaidelerine aykırı sair suretlerle iktisadi rekabetin her türlü suistimalidir. Aynı Yasanın 57/3. maddesi hükmüne göre, kendi şahsi durumu, emtiası, iş mahsulleri, ticari faaliyeti veya ticari işleri hakkında yanlış veya yanıltıcı malumat vermek veyahut; üçüncü şahıslar hakkında aynı şekilde hareket etmek suretiyle rakiplerine nazaran onları üstün duruma getirmek haksız rekabet oluşturmaktadır. Böylece anılan Yasanın 56. maddesi ile hakime; çevreye, zamana ve günün ekonomik koşullarına intibak edebilen geniş ve değişik bir kıstas verilmiş bulunmaktadır. Yasanın amacı, ekonomik alanda doğruluk ve dürüstlük esaslarının ihlalini önlemek olup, bu husustaki genel kural Yasanın 56. maddesinde düzenlenmiştir.
Somut olayda, yeminli dinlenen tanıklar ...ve ..."ün beyanlarına göre davalı şirket çalışanlarının "Real işbirliği ile devremülk kazandınız", "..."tan tatil kazandınız, Real Market"ten yaptığınız alışveriş nedeniyle bunu kazandınız" diyerek tatil vaadinde bulundukları, hatta bu müşterilerin davacıya başvurarak, bu beyanların doğru olup olmadığını araştırdıkları anlaşılmış olup, TTK"nın 56. maddesindeki hüsnüniyet kaidelerine aykırı davranış gerçekleşmiştir. O halde mahkemece, davanın kabulüne karar vermek gerekirken, davanın yazılı şekilde reddi doğru görülmemiş, kararın bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19/12/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.