23. Hukuk Dairesi 2017/1258 E. , 2020/2873 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl dava el atmanın önlenmesi, birleşen dava tapu iptali ve tescil davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davada yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, birleşen davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl davada davacı vekili, müvekkilinin, davalı kooperatifin ortağı iken usül ve yasaya aykırı şekilde ihraç edildiğini, açılan dava sonucunda ihraç kararı iptal edilerek A-5 blok 3"ncü kat 13 no.lu dairenin davacıya aidiyetinin tespitine karar verildiğini, başvurularına rağmen davalı kooperatifin davacı adına isabet eden daireyi teslim etmediğini, yapılan araştırmada bu dairenin diğer davalı ..."ya tahsis edildiğini öğrendiklerini ileri sürerek, anılan dairenin tapusunun davacı adına tesciline, davalı ..."nin müdahalesinin men"i ile aylık 600,00 TL ecrimisilin tahsiline karar verilmesini istemiş; birleşen davada ise davacı adına isabet eden daire tapusunun asıl davanın açılmasından sonra davalı ..."a devredildiğini, esasen davacı dairesinin bu davalı adına tescil edilen daire olduğunu, asıl davada davalı olan Sevgili"ye tahsis edilen dairenin 14 no.lu daire olduğunu ileri sürerek, anılan daireye ilişkin olarak davalı ... adına tescilli olan tapunun iptali ile davacı adına tesciline, aylık 500,00 TL ecrimisil alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Asıl davada davalılardan ..., davanın husumet yönünden reddini istemiştir.
Asıl davada davalı kooperatif vekili, davaya konu dairenin ortak Mevlüt adına tescil edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davalı ... vekili ise, müvekkilinin iyiniyetli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, asıl davanın reddine birleşen davanın kabulüne dair verilen karar, davalı ... vekilinin karar düzeltme istemi üzerine Dairemizin 26.04.2012 tarihli ve 1240 E.-3155 K.sayılı ilamıyla bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar birleşen davada davalı
vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 17.06.2013 tarihli ve 3450 E., 4118 K. Sayılı ilamıyla bozma ilamında özetlenen belgelere göre 1993 tarihi itibariyle A Blok 13 no.lu daire ile ilgili davalı ..."ın üstün hak sahibi olduğu, ancak bu tarihten öncesine ilişkin kooperatif defter, kayıt ve belgeleri, genel kurul tutanakları, ortaklık cetvelleri, kur"a ve tahsis belgeleri celbedilip bilirkişi aracılığı ile inceleme yapılarak, kooperatif bünyesinde dairelerde numara değişikliği yapılıp yapılmadığı, davacıya hangi dairenin tahsis edildiği, A Blok 13 no.lu dairenin Muharrem Altıngöz"den önce tahsis edilmiş ise ilk olarak kime tahsis edildiği, bu daireye ilişkin üyeliğin ne şekilde el değiştirdiği araştırılıp sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği belirtilerek bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda iddia, savunma, dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporuna göre; davacının dava konusu yaptığı A Blok 13 no.lu dairenin davalı malik Muharrem"den önce kendisine tahsis edildiğinin tespit edilemediği, davacının bilahare daire numaralarında değişiklik yapılmak suretiyle kendisine 13 no.lu dairenin tahsis edildiği iddiasını ispat edemediği, esasen binanın onaylı projesine uygun yapılmadığı ve numara değişikliğine ilişkin bir bilgi ve belgenin belediye kayıtlarında ve kooperatif kayıtlarında bulunmadığı, davacının dayandığı taahhütnamenin tarihsiz olduğu anlaşıldığından davacının üstün hak sahibi bulunduğu iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle asıl dava kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 17.09. 2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.