11. Hukuk Dairesi 2013/9394 E. , 2013/23237 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Hasımsız olarak görülen davada Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 28.03.2013 tarih ve 2012/233-2013/96 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkiline ciro yoluyla geçen 16 adet çekin kaybolduğunu ileri sürerek, çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, kıymetli evrakın zayi olduğu anda senet üzerindeki hak sahibi olan kişinin senedin iptaline karar verilmesini isteyebileceği, bankadan gönderilen yazı cevabından 15 adet çekle ilgili olarak davacının lehdar, ciranta ve dolayısıyla hamil olduğunun tespit edilemediği, davacının başkaca delillerle de bu hususu ispat edemediği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 30.05.2009 keşide tarihli Z ... nolu çekin zayi nedeniyle iptaline, diğer çeklerle ilgili davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temviz etmiştir.
Dava, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, hasımsız olarak açılan ve kesin hüküm niteliği de taşımayacak olan bu türden davalarda davacının aktif dava ehliyetinin bulunduğu konusunda mahkemeye olumlu bir kanaat verecek kadar delil sunulmasını yeterli saymak gereklidir. Özellikle davacı hamilin beyaz ciro ile çeki elinde bulundurabileceği de düşünüldüğünde, aksinin kabulü ile davacının daha fazlasını ispata zorlanması, zayi nedeniyle çek iptali hükümlerinin uygulanmasını imkansız hale getirecektir. Kaldi ki, dava sırasında yapılacak olan ilanlar sonucunda, hak sahipleri varsa ortaya çıkabilecek, kendilerine karşı istirdat davası açılabilecek ya da hak sahipleri tarafından hasımlı olarak açılacak bir dava ile çek iptali kararının iptali talep edilebilecektir. Dolayısıyla mahkemeyi tereddüde sevk eden ve davanın reddine neden olan tüm hususlar, esasen anılan davalarda tartışılacaktır. Bu durum karşısında somut uyuşmazlık yönünden, diğer çeklerle ilgili olarak da davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın kısmen reddi doğru görülmemiş, kararın bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.