11. Hukuk Dairesi 2013/12513 E. , 2013/23230 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 26/04/2011 tarih ve 2008/677-2011/226 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 17/12/2013 günü hazır bulunan davacılar vekili Av. ... ile davalı vekili Av..... Harma dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkili ..."ın davalı şirkete sağlık sigorta poliçesi ile sigortalı olduğu dönemde, diğer müvekkili oğlu ..."nin 06.04.2008 tarihinde erken ve anomalisiz olarak doğduğunu, doğum tarihinden 15 gün sonra 21.04.2008 tarihinde bir zeyilname düzenlemek sureti ile bebeğin sigorta poliçesine dahil edildiğini, ..."nin 06.04.2008-08.05.2008 tarihleri arasında İnternational Hospital Hastanesinde kaldığını ve bu dönemde yapılan giderlerin poliçe teminatında olmasına rağmen davalı sigorta şirketi tarafından ödenmediğini, bu nedenle 08.05.2008 tarihli (17.272,45) TL tutarlı faturanın müvekkili tarafından ödenmek zorunda kalındığını ileri sürerek, 07.05.2010 tarihli ıslah dilekçesiyle birlikte anılan meblağın temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının 28.08.2006 tarihinde sigortalandığını ve 28.08.2007 tarihinde 1 yıl için yenilenen poliçeye 21.04.2008 tarihinde ... Varlık"ın da dahil edildiğini, 32. gebelik haftasında doğum yapması sebebiyle ..."ye bir takım tedavi ve tetkikler uygulandığını, erken doğan bebeklerde akciğerin yeterli gelişememesi sebebiyle solunum sıkıntısı ve enfeksiyon problemlerinin görüldüğünü, dava konusu olayda da erken doğum sebebiyle surfaktan tedavisinin yapıldığını, tedaviye neden olan rahatsızlığın bu nedenle doğuştan gelen bir rahatsızlık olduğunu, sağlık sigortası özel şartlarına göre, poliçe başlangıç tarihinden sonra belirlenmiş olsa dahi doğuştan gelen hastalık ve sakatlıkların, organ eksiklikleri ve deformitelere ilişkin tanı, tedavi ve komplikasyonlar ile kontrol giderlerinin ve tüm anomaliler ve komplikasyonlar ile önceden var olan maluliyetten doğan tedavi giderlerinin sigorta teminatının kapsamı dışında olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının doğumunun beklenen tarihten erken ve anomalisiz olarak gerçekleştiği, fatura konusu bakım giderlerinin, poliçe özel şartlarında teminat kapsamı dışında bulunduğu belirtilen tedavi giderleri niteliğinde olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, (17.272,45) TL."nin 18/06/2008 gününden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Ancak dava, sağlık sigorta sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Davalı vekilince dosyaya sunulan 28.08.2007 teminat başlangıç tarihli sigorta sözleşmesinde, genel ve özel şartların sözleşmenin ekinde olduğu bildirilmiş olup, yine dosyaya sunulan özel şartların “Yeni Doğan Bebek” başlıklı kısmında, sigortalının bebeğinin ilk 15 gün içinde ortaya çıkacak teşhis ve tedavi giderlerinin, annenin oluşan doğum faturasının yarısı ile limitli olmak üzere karşılanacağı bildirilmiştir.
Dosyaya sunulan ve poliçenin eki mahiyetinde olan bu kloz hükmü, teminat limitini belirlediğinden ve ödenecek tazminat miktarına etkili bulunduğundan, bu hükme dayanan davalı savunması, itiraz niteliğindeki bir savunmadır. İtirazlar bir hakkın doğumuna engel olan veya sona ermesini gerektiren vakıalardır. İtirazlar hakim tarafında kendiliğinden göz önünde tutulur. Ancak bunun için itirazın dava dosyasına girmesi, dava malzemesi içinde yer alması gerekir. İtiraz konusu olay, davalı tarafından ileri sürülmemiş olsa bile dava malzemesinden, cevap dilekçesinden, tarafların ileri sürdükleri olaylardan, dosyadaki belgelerden anlaşılır, tespit edilirse hakim tarafından dikkate alınır. İtirazlar hakim tarafından kendiliğinden dikkate alınmakla birlikte ispatı, yine de taraflara aittir.
Somut uyuşmazlıkta da temyiz dilekçesinde davalı vekilince, dava dosyasına daha önce sunulan özel şartlardan da anlaşılabilecek şekilde, davacı ..."nin 06.04.2008 tarihinde doğduğu, 21.04.2008 tarihli zeyilname ile 15 günlükten itibaren sigortalandığı, bu durumda 21.04.2008 tarihinden önceki tedavi giderlerinin, annenin faturasının yarısı ile limitli şekilde (3.609,17) TL. olarak dikkate alınması, 21.04.2008-08.05.2008 tarihine kadar olan (5.500) TL. tedavi giderinin ise tamamına hükmedilmesi, sonuçta toplam (9.109,17) TL. tutarının üzerindeki tazminat talebinin reddedilmesinin gerektiği savunulmuştur.
O halde mahkemece, anılan kloz hükümlerinin değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayanılarak, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 19/12/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.