11. Hukuk Dairesi 2012/6905 E. , 2013/23222 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 13.02.2012 tarih ve 2010/267-2012/56 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 17.12.2013 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ... ve davalı murisin mirasçıları vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, tarafların murisi ...’nun Özkoyuncu Demir Madeni Ltd. Şti. İken, nevi değişikliği üzerine yeni unvanı Özkoyuncu Madencilik İnşaat Sanayi ve Tic. A.Ş. olan şirkette %2,4 oranında pay sahibi iken, hissesinin yarısını ... 4. Noterliğine ait 1.5.1985 tarihli hisse devir teslim senedi ile davalıya 5.000.000 TL karşılığı devrettiğini, murisin maddi yönden bu devirden alacağı paraya ihtiyacının olmadığını, aslında yapılan işlemin bağış olduğunu, bu sözleşmenin de şekil şartına uyulmadığından geçersiz olduğunu, davalının da devir tarihinde 28 yaşında olup, geçimini zor temin ettiğini, hisse bedelini ödeyecek gücünün bulunmadığını ileri sürerek eski unvanı Özkoyuncu Demir Madeni Ltd. Şti. Iken, nevi değişikliği üzerine yeni unvanı Özkoyuncu Madencilik İnşaat Sanayi ve Tic. A.Ş. olan şirketteki ve bu şirketin ortak olduğu diğer şirketlerdeki davalı hisselerinin müvekkillerinin miras payı oranında iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde tenkisine ve murisin ölüm gününden itibaren fazla ve sair haklarının saklı kalmak üzere 10.000 TL ecri misil tazminatının en yüksek ticari faiziyle ödenmesine kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, Medeni Kanunun 513, TMK"nın 571. maddeleri uyarınca zamanaşımı ve hak düşürücü süre yönünden sürenin geçirilmiş olduğunu, tenkis koşullarının davada oluşmadığını, dava tarihinden geriye doğru 5 yıl süre ile ecri misil istenebileceğini, ayrıca bu dava da ecri misil koşullarının da oluşmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Dahili davalı ..., kendisinin ve kardeşi Müzeyyen"in okuma yazmasının bulunmadığını, bu durumu öğrendikten sonra kardeşi Bayraktar ile görüştüğünü ve kardeşinin, kendisine sizin çok hakkınızı yedim dediğini savunarak, dava açacağını beyan etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma,toplanan kanıtlar, tanık beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, tarafların murisi ...’nun dava dışı (eski unvanı) Özkoyuncu Demir Madeni Ltd. Şti.’deki hisselerinin %1,2"lik kısmını ...’ya satma isteğine 09/04/1985 tarihli ortaklar kurulu kararı ile diğer ortakların muvaffakat ettiği, murisin ... 4. Noterliği"nin 01/05/1985 tarihli Limited Şirket Hisse Devir ve Teslim Senedi ile ortağı olduğu Özkoyuncu Demir Madeni Ltd. Şti.’deki %2,4 hissesinin %1,2’lik kısmını noter huzurunda devir ve teslim senedi ile davalı ..."ya devrettiği ,yapılan bu devir işleminin 04/06/1985 tarihli şirket ortaklar kurulu kararı ve statü tadil tasarısı ile kabul edilerek şirket ana sözleşmesinin 6. maddesinin yeni ortakların durumuna göre düzeltildiği, Limited Şirket Hisse Devir ve Teslim Senedinin 18/06/1985 tarihli Ticaret Sicili Gazetesinde yayınlandığı, pay devrinin resmi şekillere uyularak usulüne uygun yapıldığı, tarafların şirketin nevi değiştirdiği 2009 yılına kadar Ltd. Şti. ortağı, nevi değiştirdikten sonra A.Ş. ortağı olarak olağan genel kurul toplantılarına katıldığı, yaklaşık 20 yıldır toplantı tutanaklarında isimlerinin yanında hisse miktarları da yazılı olduğu vaziyette tutanaklara imza attıkları, davacının ne kadar hisseye sahip olduğunu bilmeyip yeni öğrendiğinin kabulünün hayatın olağan akışına aykırı olduğu, işbu davayı açmasının iyiniyet kurallarıyla bağdaşmadığı, tereke lehine açılan işbu davada diğer mirasçı Hanife Burcu Taşezen’nin de davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı eski unvanı Özkoyuncu Demir Madeni Ltd. Şti. iken, nevi değişikliği üzerine yeni unvanı Özkoyuncu Madencilik İnşaat Sanayi ve Tic. A.Ş. olan şirketteki davalı hisselerinin davacının miras payı oranında iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde tenkisine ve murisin ölüm gününden itibaren fazla ve sair haklarının saklı kalmak üzere 10.000 TL ecri misil tazminatının en yüksek ticari faiziyle ödenmesine kararı verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, limited şirket hisse devrinin yasal şartlara uygun yapıldığı, tarafların şirketin nevi değiştirdiği 2009 yılına kadar Ltd. Şti. ortağı, nevi değiştirdikten sonra A.Ş. ortağı olarak olağan genel kurul toplantılarına katıldıkları, yaklaşık 20 yıldır toplantı tutanaklarında isimlerinin yanında hisse miktarları da yazılı iken tutanaklara imza attıkları, davacının hisse miktarını yeni öğrendiğinin kabulünün hayatın olağan akışına aykırı olduğu, işbu davayı açmasının iyiniyet kurallarıyla bağdaşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Muris muvazaası iddiasına dayalı davalar terekeye karşı yapılan haksız fiil niteliğini taşıdığından ve yolsuz tescil niteliğinde olduğundan, herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süreye tabi olmaksızın her zaman açılabileceği sapma göstermeyen yargısal içtihatları ve aynı yöndeki öğreti görüşü ile benimsenmiştir. Başka bir anlatımla muvazaalı işlem hiçbir hüküm doğurmaz ve muvazaa nedeninin ortadan kalkması ya da bir zamanın geçmesi ile görünürdeki batıl işlem geçerli hale gelmez. 01.04.1974 günlü 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı gibi, davacı miras bırakanın halefi olarak değil, miras hakkının çiğnenmesinden ötürü zarara uğrayan kişi olarak ve kendi miras hakkına dayanarak dava açmaktadır. Dava hakkı da miras bırakanın ölümü ile doğmaktadır. Bu iddianın ileri sürülmesinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde değerlendirilmesi doğru değildir. Hal böyle olunca, mahkemece tarafların iddiaları ve savunmaları doğrultusunda delillerin toplanarak gerekli araştırma ve incelemenin yapılması, toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle miras bırakanın davalıya yaptığı hisse devrinin yukarıdaki ilkeler doğrultusunda mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olup olmadığının tespiti ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.