10. Hukuk Dairesi 2016/217 E. , 2016/3780 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Rücûan tazminat davasının bozma ilamına uyulduktan sonra yapılan yargılaması sonunda; davanın kabulüne ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesini tarafların avukatlarının istemesi ve davalının avukatının duruşma yapılmasını talep etmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 22.03.2016 günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmiştir. Duruşma günü davalı adına Av..... ile davacı adına Av......... geldiler. Duruşmaya başlandı. Hazır bulunanların açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı günde, Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-)Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının avukatının tüm, davalının avukatının sair temyiz itirazlarının REDDİNE;
2-)Peşin değer, gelecekte ödenecek gelirlerin, yaş, kesilme ihtimali ve Kurumca belirlenecek iskonto oranı dikkate alınarak hesaplanan tutarını ifade etmekte olup, Kurum, iş kazası ya da meslek hastalığı ile malullük sonucu sigortalılara ve bunların ölümü halinde hak sahiplerine yaptığı her türlü ödemelerle bağlamış bulunduğu gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerini, zarara sebep olan işveren/üçüncü kişilere rücu etmektedir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 26. maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (Tavan) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve E:2003/10, K:2006/106 sayılı kararı ile 26.maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında, Kurumun, (masraf ve ödemeler yanında) sigortalı veya hak sahiplerine bağladığı ilk peşin sermaye değerli gelirden fazlasını isteme hakkı bulunmadığı gibi, Kurumun ödemediği veya ödemeyecek olduğu gelir kesimini rücuan isteyemeyeceği hususunun, tazmine yönelik davalarda gözetilmesi gerekir.
Bu çerçevede, davaya konu işkazası sonucu % 47 oranında sürekli işgöremezlik kaybına uğrayan kazalıya bağlanan sürekli işgöremezlik gelirinin ilk peşin sermaye değeri 98.861,34 TL nin tazmin sorumlularının % 80 toplam kusurları karşılığı olan 79.089,07 TL nin tahsili kararı verilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde artışlı peşin değer alınarak fazla alacağa karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki, bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Hükümdeki "83.753,36" rakamları silinerek yerine "79.089,07 " rakamları yazılmasına; "5884,23" rakamları silinerek yerine "5565,62" rakamları yazılmasına; "9291,21" rakamları silinerek yerine "8918,07" rakamları yazılmasına; "yargılama giderinin" ibaresinden sonra gelmek üzere "takdiren 530,00 TL sinin" ibaresinin yazılarak hükme eklenmesine; ayrıca "1500,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine" ibaresinin yazılarak hükme eklenmesine, gerekçenin buna uygun hale getirilmesine ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıdan alınmasına, davalı Avukatı yararına takdir edilen 1.350,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınmasına, 22.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.