Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 110, 111 ve 112 parsel sayılı taşınmazların maliki olduğunu, komşu parsel maliki davalıların çekişmeli yerlere elattıklarını ileri sürüp, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davalıların kayden davacıya ait taşınmazlara elatmasının sabit olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillere göre, çekişme konusu taşınmazlardan 110, 111 ve 112 sayılı parsellerin davacı; 100 sayılı parselin davalı K.T. ve 108 sayılı parselin ise davalı E. G. adlarına kayıtlı bulunduğu görülmektedir. Davalıların, söz konusu taşınmazlarda mülkiyetten veya kayıttan kaynaklanan bir haklarının bulunmadığı belirlenmek suretiyle davalıların haklı ve geçerli nedenleri olmaksızın davacıya ait taşınmazlara elattıkları saptanarak, mahkemece elatmanın önlenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Ne varki; dava dilekçesinde hüküm altına alınacak ecrimisile dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi isteği bulunduğu halde talebi aşar şekilde her sezonun kendi döneminde tahakkuk edecek miktarın yasal faizi ile birlikte davalılardan alınmasına karar verilmesi doğru olmadığı gibi, yıkım isteği yönünden de olumlu olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru değildir. Davalıların, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.2.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.