Esas No: 2016/11836
Karar No: 2020/11798
Karar Tarihi: 01.12.2020
Danıştay 6. Daire 2016/11836 Esas 2020/11798 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2016/11836
Karar No : 2020/11798
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: İzmir İli, … İlçesi, … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazı kapsayan alanda Menderes Belediye Encümeninin … tarih ve … sayılı kararı ile kabul edilen ve İzmir Büyükşehir Belediye Encümeninin … tarih ve … sayılı kararı ile onaylanan … sayılı parselasyon işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; dava dosyasındaki mevcut bilgi ve belgeler ile mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde hazırlanan bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesinden, parselasyon işlemine ilişkin düzenleme sahasının mevzuata uygun olduğu, alanda daha önce kabul edilen ıslah imar uygulamalarının farklı mahkeme kararları ile iptaline karar verilmesi sebebiyle davalı idarece tescil edilen planlarının geri dönüşümleri yapılarak aynı alanda dava konusu … sayılı parselasyon işleminin onaylandığı, davacının hisseli olduğu … ada, … parsel sayılı taşınmazın 1988 yılında tescil edilen ıslah imar uygulaması sonucu oluştuğu, söz konusu ıslah imar uygulamasından dava konusu parselasyon işleminin onaylanmasın kadar yaklaşık yirmi altı yıllık bir süre geçtiği, bu süre kapsamında dava dosyasına sunulan durum haritası ve uydu görüntüsünde de görülebileceği üzere imar planına göre yapılaşan fiili bir durum oluştuğu, dava konusu parselasyon işleminin uygulandığı alanda olduğu gibi tescil tarihinden sonra yeni imar uygulamasının yapılması durumunda, düzenleme sahasında ruhsatlı yapıların bulunması, mülkiyetlerin el değiştirmesi gibi nedenlerle yeni yapılan imar uygulamasının teknik bir zorluğu olarak ortaya çıktığı, bu nedenle imar uygulaması yapan idarelerin yeni parselasyon işlemlerini 2981 sayılı Kanun’un Ek 1. maddesince onayladıkları, aksi durumda dava konusu parselasyon işleminde olduğu gibi aradan geçen yirmi altı yıl sonra yeni bir parselasyon yapılması durumunda daha önce imar uygulaması yapılamamış gibi işlem yapılmasının parsel maliklerini mağdur edeceği, ayrıca dava konusu parselasyon öncesinde de yargı kararı ile iptal edilen imar uygulamasının ıslah imar uygulaması olması bu zorunluluğa neden olduğu, davacının hisseli olduğu … ada, … parsel sayılı taşınmazın 1988 yılında tescil edilen ıslah imar planı uygulaması ile oluştuğu, davacının söz konusu ıslah imar planına itiraz etmediği gibi dava açıldığına ilişkin bir belge de sunulmadığı, uyuşmazlık konusu parselden düzenleme ortaklık payı kesildikten sonra aynı yer ve konumda olan imar parseline tahsis yapıldığı, dava konusu parselasyon öncesinde mülkiyet dokusunun ıslah imar planı ile oluşması, ıslah imar parselleri üzerinde yapılaşmaların bulunması, fiili bir durum oluşması nedeniyle dava konusu parselasyonda 2981 sayılı Kanun'un Ek 1. maddesinin uygulanmasının uygun olduğu, düzenleme alanından kesilen düzenleme ortaklık payı oranının amacı dışında kullanılmadığı, düzenleme sahası içinde bulunan kapanan kadastral yolların belediye adına ihdas edilmediği, yeni oluşan imar parselinin parsel genişliğinin ve derinliğinin Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği hükümlerine ve dayanağı 1/1000 ölçekli uygulama imar planı kararlarına uygun olduğu sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Hissedarı olduğu … parsel sayılı taşınmazın yapılaşma şartları, konumları birbirinden farklı beş farklı parsele hisselendirildiği, dava konusu parselasyon işleminin 2981 sayılı Kanun'un Ek 1. maddesine göre yapıldığı, Ek 1. maddeye göre uygulama yapılabilmesi için 09/11/1985 tarihinden önce özel parselasyon ve hisse satışlarının gerçekleştirilmiş olması gerektiği, dava konusu parselasyon işleminde bu duruma dikkat edilmediği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY : İzmir İli, … İlçesi, … Mahallesi, davacının hissedarı olduğu 2.605,00 m2 yüzölçümlü … parsel sayılı taşınmazı kapsayan alanda 3194 sayılı İmar Kanununun 18.maddesi ile 2981 sayılı Kanunun Ek 1. maddesi uyarınca yapılan … sayılı parselasyon işlemi Menderes Belediye Encümeninin … tarih ve … sayılı kararı ile kabul edilerek İzmir Büyükşehir Belediyesi Encümeninin … tarih ve … sayılı kararı ile onaylanmış, davacı tarafından 21/11/2014 tarihinde kayda giren dilekçe ile bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT: 3194 sayılı İmar Kanununun "Arsa ve Arazi düzenlemesi" başlıklı 18. maddesinde; imar sınırı içindeki binalı ve binasız arazi ve arsaların plan ve mevzuata uygun, inşaata veya tespit edilmiş olan diğer kullanma şekillerine elverişli duruma getirilmesi amacıyla düzenlenmesi için, sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın bunları birbirleriyle, yol fazlalarıyla ve belediyeye, kamu kurumlarına ait yerlerle birleştirerek plan ve mevzuat gereklerine göre hisseli ve hissesiz olarak yeniden parsellere ayırmaya ve bu parselleri kişilere dağıtmaya belediyelerin yetkili oldukları kurala bağlanmıştır. Bu çerçevede 3194 sayılı Kanunun 18. maddesinde tanımlanan parselasyon işlemi, bir düzenleyici işlem olan uygulama imar planının uygulanmasının (hayata geçirilmesinin) araçlarından birini oluşturmaktadır.
2981 sayılı Yasanın Ek 1. maddesinde, imar planı olan yerlerde, 09.05.1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesi gereğince arsa ve arazi düzenlemelerinde, binalı veya binasız arsa ve arazilere bu Kanundan önce özel parselasyona dayalı veya hisse karşılığı satın alınan yerler dikkate alınarak müstakil, hisseli parselleri veya üzerinde yapılacak binaların daire miktarları göz önünde bulundurularak kat mülkiyeti esasına göre arsa paylarını sahipleri adlarına re'sen tescil ettirmeye, valilik veya belediyelerin yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.
Parselasyon işleminin amacı; imar planı, plan raporu ve ilgili yönetmelik hükümlerine göre, imar adasının biçim ve boyutu, yapı düzeni, inşaat yaklaşma sınırı ve bahçe mesafeleri, yapı yüksekliği ve derinliği, yerleşme yoğunluğu, taban alanı ve kat alanı katsayısı, arazinin kullanılma şekli, mülk sınırları, mevcut yapıların durumu göz önüne alınmak suretiyle üzerinde yapı yapmaya elverişli imar parseli oluşturmaktır. Düzenleme sınırı içerisinde bulunan yol, yeşil alan gibi kamusal alanların bedelsiz olarak kamuya kazandırılması için imar parsellerinde oluşacak değer artışı karşılığında düzenleme ortaklık payı alınması mümkün olmakla birlikte, asıl amaç plana uygun yapı yapmaya elverişli imar parselleri oluşturmaktır.
Binalı veya binasız bu arsa ve arazilerden, maddede ifade edilen 3194 sayılı Kanunun yürürlüğünden önce, özel parselasyona dayalı veya hisse karşılığı satın alınan yerlerin bulunması halinde Ek 1. maddenin uygulanması mümkün olup, imar parsellerine yapılacak tahsiste özel parselasyona dayalı ve hisse karşılığı satın alınan yerler dikkate alınarak arsa paylarını sahipleri adlarına re'sen tescil ettirme imkanı tanınmaktadır.
Ek 1. maddeyle getirilen kuralların içeriği, 3194 sayılı Yasa kapsamında yapılan parselasyon işlemlerine yönelik bir nitelik taşıdığını göstermektedir.
Bu durumda, 2981 sayılı Yasanın 3290 sayılı Yasa ile değişik Ek 1. maddesinin 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca yapılacak parselasyon işlemlerini tamamlayıcı nitelikte uygulama yapılmasına olanak sağladığı, bu maddenin amacının 3194 sayılı Yasa uyarınca yapılan parselasyon işlemlerinin uygulanmasında problemlere neden olan özel parselasyona dayalı olarak veya hisse karşılığı satın alınan yerlere bir çözüm getirmek olduğu, 2981 sayılı Yasanın Ek 1. maddesinin 3194 sayılı Yasanın 18. maddesinden farklı şekilde özel parselasyona dayalı olarak satın alınan yerlerin müstakil tahsis edilmesi olanağını sağladığı, hisseli satın alınan taşınmazların ise yine hisse miktarları göz önünde bulundurularak paylı mülkiyet esaslarına göre tahsis edileceği sonucuna varılmaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, alanda daha önce kabul edilen ıslah imar uygulaması ve parselasyon işlemlerinin farklı mahkeme kararları ile iptaline karar verilmesi sebebiyle davalı idarece tescil edilen planlarının geri dönüşümleri yapılarak aynı alanda dava konusu … sayılı parselasyon işleminin onaylandığı, davacının hisseli olduğu … ada, … parsel sayılı taşınmazın 1988 yılında tescil edilen ıslah imar uygulaması sonucu oluştuğu, söz konusu ıslah imar uygulamasından dava konusu parselasyon işleminin onaylanmasın kadar yaklaşık yirmi altı yıllık bir süre geçtiği, bu süre kapsamında dava dosyasına sunulan durum haritası ve uydu görüntüsünde de görülebileceği üzere imar planına göre yapılaşan fiili bir durum oluştuğu, dava konusu parselasyon işleminin uygulandığı alanda olduğu gibi tescil tarihinden sonra yeni imar uygulamasının yapılması durumunda, düzenleme sahasında ruhsatlı yapıların bulunması, mülkiyetlerin el değiştirmesi gibi nedenlerle yeni yapılan imar uygulamasının teknik bir zorluğu olarak ortaya çıktığı, bu nedenle imar uygulaması yapan idarelerin yeni parselasyon işlemlerini 2981 sayılı Kanun’un Ek-1 inci maddesince onayladıkları, aksi durumda dava konusu parselasyon işleminde olduğu gibi aradan geçen yirmi altı yıl sonra yeni bir parselasyon yapılması durumunda daha önce imar uygulaması yapılamamış gibi işlem yapılmasının parsel maliklerini mağdur edeceği, ayrıca dava konusu parselasyon öncesinde de yargı kararı ile iptal edilen imar uygulamasının ıslah imar uygulaması olması bu zorunluluğa neden olduğu, davacının hisseli olduğu … ada, … parsel sayılı taşınmazın 1988 yılında tescil edilen ıslah imar planı uygulaması ile oluştuğu, davacının söz konusu ıslah imar planına itiraz etmediği gibi dava açıldığına ilişkin bir belge de sunulmadığı, dava konusu parselasyon öncesinde mülkiyet dokusunun ıslah imar planı ile oluşması, ıslah imar parselleri üzerinde yapılaşmaların bulunması, fiili bir durum oluşması nedeniyle dava konusu parselasyonda 2981 sayılı Kanun'un Ek 1. maddesinin uygulanmasının uygun olduğu görüşlerine yer verilmiştir.
Dava konusu parselasyon işlemi ile davacının hissedar olduğu dava konusu taşınmazda hisse ayrıştırması yapılarak, davacıya ıslah imar planının tescil tarihi olan 1988 yılından itibaren hissedar olduğu ... ile yeni oluşan imar parselinde de hisselendirildiği, kalan diğer hissedarlara da farklı imar parseli tahsis edildiği görülmüştür.
Bilirkişi raporunda, dava konusu parselasyon öncesinde mülkiyet dokusunun ıslah imar planı ile oluşması, ıslah imar parselleri üzerinde yapılaşmaların bulunması, fiili bir durum oluşması nedeniyle dava konusu taşınmazın 2981 sayılı Kanunun Ek 1. maddesinin uygulanma koşullarını taşıdığı görüşlerine yer verilmiş ise de; anılan Kanunun açık hükmü değerlendirildiğinde, düzenleme sahasının çok parçalı bir mülkiyet dokusuna sahip olması, ıslah imar parselleri üzerinde yapılaşmaların bulunması nedeniyle fiili bir durum oluşmasının alanda 2981 sayılı Kanunun Ek 1. maddesinin uygulanma koşullarının bulunduğu sonucunu doğurmayacağı açıktır.
Uyuşmazlık, 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesi ile 2981/3290 sayılı Yasayla eklenen Ek 1. maddesine dayalı olarak tesis edilen parselasyon işleminden kaynaklanmaktadır.
2981/3290 sayılı Yasanın Ek 1. maddesi 3194 sayılı Yasanın 18. maddesinden farklı olarak, özel parselasyona dayalı olarak veya hisse karşılığı satın alınan yerlerin müstakil olarak tahsis edilmesine olanak sağlamayı amaçlamaktadır. Bu maddenin uygulanabilmesi için, yukarıda sayılan şartların yanında parselasyon kapsamına giren taşınmazlara ilişkin İmar Kanununun yürürlüğünden önce onaylı özel parselasyon ve/veya tapuda şerh edilmiş rızai taksim sözleşmesinin bulunması, özel parselasyonun belediye, tapu, noter gibi resmi bir kuruma sunulmuş olması gerekmektedir.
Bu durumda, parselasyon işlemine konu düzenleme sınırında 2981/3290 sayılı Yasanın Ek 1. maddesinin uygulanmasına ilişkin koşulların bulunup bulunmadığının, şartların varlığı halinde 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi ile 2981/3290 sayılı Yasanın Ek 1. maddesi esaslarına uygun şekilde işlem tesis edilip edilmediğinin, yukarıda sözü geçen belgelerin bulunup bulunmadığı araştırılıp, gerekirse yerinde yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak karara bağlanması gerektiğinden, temyize konu İdare Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 01/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.