Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/558
Karar No: 2009/1682

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/558 Esas 2009/1682 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2009/558 E.  ,  2009/1682 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ÇAY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 24/07/2008
    NUMARASI : 2007/97-2008/211

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, miras bırakanları Şakir Kılınçarslan"ın 11 ve 374 parsel sayılı taşınmazlarını mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı şekilde davalı oğluna temlik ettiğini ileri sürerek, tapu iptali ve terekeye döndürülmesi isteğinde bulunmuşlardır.
    Davalı, miras bırakandan taşınmazları bedelini ödeyerek satın aldığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, miras bırakanın taşınmazları bedeli karşılığı davalıya satmış olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar  verilmiştir.
    Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi   .  raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
                                            -KARAR-
     Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar  verilmiştir.
    Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; tarafların ortak miras bırakanı Ş. K. maliki olduğu çekişme konusu 374 parsel sayılı taşınmazı 21.4.2003 tarihli; 11 parsel sayılı taşınmazı 19.4.2005 tarihli akitle oğlu davalıya satış yoluyla temlik ettiği anlaşılmaktadır.
    Davacılar, bu işlemin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu ididası ile eldeki davayı açmıştır.
    Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa,niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türü dür. Söz konusu Muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir.
    Bu durumda  yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarında ve l-4-1974 tarih 1/2 sayılı İnançları Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmeside Medeni Kanunun 706, Borçlar Kanunun 213 ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay  sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tesbitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler. 
    Hemen belirtmek gerekir ki; bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmeside büyük önem taşımaktadır. Bunun içinde ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alış gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
    Somut olaya gelince; davacıların, murisin çocukları ve torunları, davalının ise oğlu olduğu, miras bırakanın ölümünden önce davalı ile birlikte oturduğu, miras bırakanın bakımıyla davalının ilgilendiği, murisin mal satmaya ihtiyacının bulunmadığı, adına kayıtlı çok sayıda taşınmaz kaydı bulunduğu, taşınmazların temlik tarihi itibariyle belirlenen gerçek değerleri ile akitte gösterilen bedelleri arasında aşırı fark bulunduğu, çekişme konusu 11 parsel sayılı taşınmazdaki ev ve besihane vs. vasfındaki muhdesatları taşınmazın davalıya devrinden sonrada davacı Kadir"in kullandığı, satış bedeli karşılığı olarak, miras bırakanın T.C.Ziraat Bankası Çay Şubesindeki kredi borcunun davalı tarafından ödendiği yolundaki savunmanın, ilgili bankadan alınan cevabi yazıda kredinin hayat sigortası tarafından kapatıldığı açıklaması nedeniyle doğrulanmadığı anlaşılmaktadır.
    Belirlenen bu olgular, yukarıda değinilen ilkelerle birlikte değerlendirildiğinde, miras bırakanın yaptığı temlikin mirasçılarından mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu kabul edilmelidir.
    Hal böyle olunca, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile reddedilmiş olması doğru değildir. Davacıların, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.2.2009  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi